25 bin kişi arasında böbreği ikiz gibi uyumlu çıktı
Konya'da yaşayan 32 yaşındaki Yılmaz Özenli, yaklaşık 5 yıldır haftada iki kez diyalize girerek hayatını sürdürüyor, böbrek nakli için umutla bekliyordu. Balıkesir'de beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan hastayla, Türkiye genelinde böbrek bekleyen 25 bin 246 hasta arasından tam uyumlu olduğu belirlenen Özenli, Antalya'da yapılan başarılı operasyonla sağlığına kavuştu.
Pandemi döneminde böbrek hastası olan ve yaklaşık 5 yıldır diyalizle hayata tutunan Yılmaz Özenli, 23 Ocak 2025'te gerçekleştirilen operasyonla yeni bir hayata başladı. Organ Nakli Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Aliosmanoğlu ve ekibi tarafından gerçekleştirilen nakil, Özenli'yi diyalizden kurtardı. 22 Ocak'ta Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın organları ailesi tarafından bağışlandı. Yapılan testlere göre de en uygun hasta taraması yapıldı. Bu tarama sonucu Sağlık Bakanlığı böbrek bekleme listesindeki 25 bin 246 kişi arasından Konya'da yaşayan, 4 yıldır hemodiyalize giren 32 yaşındaki Yılmaz Özenli ile ikiz kardeş gibi tam uyum olduğu tespit edildi.
HABERİN ARDINDAN 16
DAKİKA SONRA NAKİL HASTASI ARANDI
Haber gece yarısı geldi. 23 Ocak sabaha karşı saat 04.17'de
Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi'ne bildirilen haber
sonrası ekipler hızla harekete geçti. Yapılan değerlendirmeler sonucu 16 dakika
içerisinde karar verilerek Özenli'ye haber verildi. Bursa Bölge Koordinasyon
Merkezi ve Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ndeki uzmanlar, bağışlanan
böbreğin çıkarımını sağladı ve 112 ekipleri böbreği hiç vakit kaybetmeden
Antalya'ya ulaştırdı. Hastane ekibi de tüm hazırlıkları tamamlayarak başarılı
bir operasyon gerçekleştirdi.
ZORLU SÜRECİN
ARDINDAN GELEN HABER
Böbrek nakliyle sağlığına kavuşan Yılmaz Özenli, yaşadığı
süreci ve duygularını şu şekilde anlattı: "Yaklaşık 5 yıldır diyalize
giriyorum. Rahatsızlığım aniden ortaya çıktı. Pandemi döneminde hareketsizlik
ve susuzluk nedeniyle böbrek yetmezliğim gelişti, ancak bunun farkında
değildim. Bir gün bir anda komaya girdim ve hastanede gözlerimi açtım. Böbrek
yetmezliğimi o zaman öğrendim ve o günden itibaren haftada iki kez diyalize
bağlı olarak yaşamımı sürdürmek zorunda kaldım. Bir sabah saat 04.30 civarında
telefon geldi. Uyku sersemi olduğum için tam anlayamadım, ancak hemen geri
dönüş yaptım. Bu haberin daha önce de geldiği olmuştu, ancak insan ilk
duyduğunda tedirgin oluyor. Acaba nasıl olacak, Ameliyat başarılı geçecek mi
diye düşünüyor. Ama şükürler olsun ki, her şey yolunda gitti."
Organ bağışı sayesinde yeniden sağlığına kavuşan Özenli,
bağış yapan aileye minnettar olduğunu şu şekilde ifade etti: "Bu süreçte
en büyük teşekkürüm, hiç tanımadığım ve bana hayat veren o kıymetli insana ve
ailesine. Onların sayesinde şu an ayakta ve sağlıklıyım. Rabbim onlardan razı
olsun."
AİLESİNE VE BEBEĞİNE
KAVUŞMANIN HEYECANI
Baba olmanın verdiği sorumluluk ve yeni hayatına duyduğu heyecanı
dile getiren Özenli, "Yeni bebeğimiz oldu, henüz 6 aylık kızım var. Rabbim
onun yüzü hürmetine bana bu güzel anıyı nasip etti. Bundan sonraki süreçte daha
sağlıklı bir hayat süreceğim ve ailemle daha fazla vakit geçirebileceğim. Bu
süreç ailem için de çok zordu. Hiç beklemiyorlardı, tıpkı benim gibi. Telefon
geldiğinde hepimiz büyük bir coşku yaşadık. Şimdi dört gözle eve dönüp onlarla
yeniden bir araya gelmek istiyorum" şeklinde konuştu.
Yılmaz Özenli, organ bağışının da önemine vurgu yaparak
herkese çağrıda bulundu. Özenli, "Organ bağışı hayat kurtarır.
Organlarımız toprak olmasın. Buradan tüm hastalarımıza, abilerime,
kardeşlerime, ablalarımıza sesleniyorum. Lütfen organ bağışı konusunda duyarlı
olalım. Çünkü bir bağış, başka bir insanın hayata yeniden tutunmasını
sağlıyor" dedi.
TÜRKİYE'DE ORGAN
BAĞIŞI YETERSİZ
Organ Nakli Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim
Aliosmanoğlu, Türkiye'de organ bağışı konusundaki düşük farkındalığa dikkat
çekti. Prof. Dr. Aliosmanoğlu, organ nakli sürecini şu sözlerle anlattı:
"22 Ocak'ta Balıkesir'de beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın ailesi,
organlarını bağışlama kararı aldı. Normalde Balıkesir bizim bölgemiz değil,
ancak Türkiye'deki organ dağıtım sistemine göre, tam uyumlu organlar bölge
dışına da gönderilebiliyor. Yılmaz Özenli'ye de 6'da 6 uyumlu bir böbrek çıktı
ve nakil gerçekleştirildi."
Naklin gerçekleşmesiyle Yılmaz Özenli'nin uzun yıllardır
devam eden diyaliz tedavisinin sona erdiğini belirten Prof. Dr. Aliosmanoğlu,
sürecin hastalar için ne denli zorlu olduğuna vurgu yaptı. Prof. Dr.
Aliosmanoğlu, "Hastamız yaklaşık 5 yıldır diyalize giriyordu ve şu an bu
süreçten kurtuldu. Ülkemizde ne yazık ki organ bağışı oranları çok düşük.
Haftada üç ya da dört gün, saatler süren diyaliz tedavisi hastaların yaşam
kalitesini ciddi şekilde etkiliyor. Türkiye'de yılda birçok böbrek nakli
gerçekleştiriliyor ancak bunların yüzde 90'ından fazlası canlı vericili
nakiller. Yani, hastaların büyük çoğunluğu aile üyelerinden bağış almak zorunda
kalıyor. Ancak kadavradan bağış bekleyen yaklaşık 30 bin kişi var ve bu rakam
çok yüksek" dedi.
Bağış oranlarının artırılması gerektiğini ifade eden Prof.
Dr. Aliosmanoğlu, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: "Hastaların bir an
önce sağlıklarına kavuşması için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi
gerekiyor yani organ bağışının gerçekleşmesi gerekiyor. Bu şekilde hem maddi
olarak ülkemiz adına büyük bir kazanım oluyor hem de hastalarımızın topluma
kazandırılması, iş hayatına kazandırılması, yaşam süresinin uzaması gibi çok
büyük katkıları oluyor."
Başarılı nakil sonrası sağlığına kavuşan Yılmaz Özenli,
önümüzdeki günlerde Konya'daki ailesinin yanına dönecek.
İHA