BARO SEÇİMLERİ VE ZEYBEK’İN ÇELİŞKİSİ

CHP Antalya Milletvekili ve Adalet Komisyonu üyesi Rafet Zeybek diyor ki..

“Baro seçimlerinin ertelenmesi hukuki değil, siyasi bir karardır..”

Ardından hemen ekliyor:

“Bu kararı alanlar hesap verecek..”

Bak bak bak..

Kendi partisinde “yolsuzluktan tecavüze kadar” dünya kadar hesap sorması gereken konular varken..

Bir baro seçimi için hesap soracakmış ağam..

…

Neyse..

Olayı anlatalım, siz de bu erteleme gerçekten siyasi mi değil mi, bi anlayın..

Biliyorsunuz; “pandemi” nedeniyle Sağlık Bakanlığı’nın önerisi ve İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle oda, dernek gibi bütün kurumların yapacağı etkinliklere sınırlama getirildi..

Bu genelge üzerine de İl Hıfzıssıhha Kurulları tarafından baro seçimleri aralık ayına ertelendi..

Yani, konu bir salgının yayılmasını önleme çabası..

Yani, konu sağlık..

Efendim neymiş, “Antalya’da 5115 üyesi olan baro seçimi erteleniyormuş da 260 bin üyesi olan Ak Parti kongreleri yapılıyor”muş..

Rafet Zeybek kendi partisinin veya Ak Parti’nin kongrelerine gitti mi hiç?

Neredeyse bütün ilçe kongreleri delegeler dahil 100-150 kişiyle falan yapılır..

Sanırım Zeybek’in hesabı da çok zayıf..

…

Karar mı siyasi, yoksa Zeybek’in açıklamaları mı?

Gelin bir de buna bakalım..

Zeybek diyor ki;

“İl Hıfzıssıhha Kurulları İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi üzerine hemen aynı gün baro seçimlerinin aralık ayına ertelenmesine karar verdi..

Yüksek Seçim Kurulu da, baro seçimlerinin ertelenmesinin doğru olduğuna karar verdi..”

Zeybek’e göre;

İl Hıfzıssıhha Kurulları siyasi bir kuruluş..

Yüksek Seçim Kurulu da siyasi bir kuruluş..

Ammaaa, kendi yaptığı açıklama siyasi değil “hukuki”, öyle mi?

…

Bir “TBMM Adalet Komisyonu üyesi” bu tür çelişkiler yaşamamalı..

Dahası, “kışkırtma” dilinden vazgeçmeli..

Ve “sağlık” söz konusu olduğunda, önceliğini bilmeli..

Ötesi fasa-fiso..

………………………

GONG

Biliyorsunuz..

“Öcalan’a Özgürlük Platformu” kurucularından, aynı zamanda Ermeni olaylarına “soykırım” diyen Şebnem Korur Fincancı Türk Tabipler Birliği Başkanı olmuştu..

İlk tebrik eden de CHP olmuştu..

Ardından İstanbul Barosu savcı katillerinin resmini binasına asmıştı..

CHP de bunu alkışlamıştı..

Buna benzer çok örnek var..

Aklıma geldi;

CHP’nin Türk devleti ile sorunu ne?

……………………………

ONLAR NE ALIYOR?

CHP’nin “ağır topları”nı dikkatle izleyin..

Oturup bu ülke ve millet için bir fikir, bir proje üretmek yerine..

Sabahtan ertesi sabaha kadar özellikle sosyal medyada Erdoğan ve ekibini aşağılamak, itibarsızlaştırmak için “yalan” üretiyorlar, insanların sinir uçlarıyla oynuyorlar..

Ve “niye iktidar olamıyoruz”u sorgulamak yerine..

Ülke düşmanlarıyla ittifak kuruyor, destekliyorlar..

…

Bu “ağır topları” anlıyorum, işlerini yapıyor karşılığını da alıyorlar..

(Örneğin; İş Bankası’ndan 90 bin lira aylık maaş gibi.. Sonra da utanmadan Cumhurbaşkanı’nın 73 bin lira olan maaşını eleştiriyorlar..)

Onlar “karşılığını” alıyor, tamam da..

Ya bunların peşinden gidenler, oy verenler..

Onlar ne alıyor acaba?

………………………..

TRAFİK

Trafikte bir hata, yüz doğruyu götürür..