BALTAYA SAP!
Yerel seçimlerin yaklaşması ile birlikte adaylık süreci de
hız kazanmaya başladı. Önceki gün kamudan istifa etmek için Yüksek Seçim
Kurulu’nun belirlediği tarih son idi. Bazıları oturdukları makamları bırakıp
Yemi hayaller peşinde koşarken bazıları ise o koltukları ısrarla işgal etmeye
devam dediler.
***
Elbette işini layıkıyla ile yapana sözümüz olamaz. Ancak
oturdukları koltukların hakkını verememiş, birilerinin himayesinde bir yerlere
gelmiş olan çeşitli isimlerin boyuna posuna bakmadan daha da ağır sorumluluk
gerektirenler için istifa etmesi yok mu?
***
Aslında bir yönden de iyi oluyor böyle istifalar. Hak
etmediğin halde oturduğun koltukta bu millete ne verdin ki bundan sonra ne
verebilirsini sormak yerine kamu bir asalaktan daha kurtuldu diye sevinenlerin
çokluğuna şahit olabiliyoruz.
***
Peki sadece kamudan istifa edenlere mi sözümüz. Elbette
değil. Maddi imkanlar veyahut ailesinin geçmişteki siyasi gücü ile toplumda bir
şekilde adından bahsettirmiş olan bazı simalar da çıkıyor ortaya ve ben de
varım diyor. Bunlar yetmiyor bizim Anadolu’nun tabiriyle bir baltaya bile sap
olamamış o kadar çok kişi var ki ben belediye başkanı olacağım diyen...
***
Yahu arkadaş siz hiç aynanın karşısına geçip boyunuza
posunuza baktınız mı? Ederiniz kaç okka ki böylesi ağır sorumluluk gerektiren
bir göreve talip oluyorsunuz. İki davar versen ikisini birden kaybedip geri
gelecek haliniz var çıkmış üç beş kuruş paranızla hava atma peşindesiniz.
***
Oturun oturduğunuz yerde de bu milleti boş yere meşgul
etmeyin. Eline navigasyon cihazı versek aday olduğu bölgede yine de
kaybolacaklara zaten diyecek hiç sözümüz yok. Aslında bu konuda sadece bu
tiplere de yüklenmemek onlara kim prim veriyor ona da bakmak gerekir.
KUTU
TARİHE GÖMELİM Mİ?
Tabi ki toplum olarak biz ve bizim seçtiğimiz siyasiler
onlara prim veriyor. Yeni dönem bir başlangıç olsun mu peki? Ben mezarlıktan
bile bir isim yazsam orada seçim kazanırım dönemini hep birlikte bu seçimlerde
tarihe gömelim mi?