Bakan Yanık: Kimliği bilinmeyen 78 çocuğumuz var
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, bugüne kadar sisteme kayıtlı 1915 refakatsiz çocuktan 1649’unu ailesine teslim ettiklerini belirterek, “Hastanede halihazırda takibi yapılan 174 çocuğumuz, kuruluş bakımına aldığımızda 92 çocuğumuz var. 1915 çocuktan kimliği bilinen 1837, kimliği bilinmeyen 78 çocuğumuz var. Bunların da kimliklendirilmesi için gerek İçişleri Bakanlığımız gerek Sağlık Bakanlığımız ile beraber çalışmalarını yapıyoruz” dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Osmaniye İl
AFAD Merkezi'ndeki kriz merkezinde düzenlenen koordinasyon toplantısına
katıldı. Bakan Yanık, basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından, Organize
Sanayi Bölgesi’nde bakanlığa ait Acil Sosyal Yardım (ASYA) deposunu ziyaret
etti, çalışmalar hakkında bilgi aldı. Burada konuşan Bakan Yanık, depremlerde
yaklaşık 42 bin kişinin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Osmaniye Devlet
Hastanesi’nde tedavi gören yaralıları ziyaret ettiğini aktaran Bakan Yanık,
kentte 996 can kaybı yaşandığını, 3 kişinin de durumunun ağır olduğunu
bildirdi.
Deprem bölgelerinin yanı sıra İstanbul, Ankara, Antalya,
Mersin, Elazığ, Mardin gibi depremzede vatandaşların yoğunlaştığı yerlerde de
psikososyal destek çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Bakan Yanık,
“Deprem bölgesinde 4 bin 371 personelimizle, yaklaşık 935 bin psikososyal destek
görüşmesi yapmışız. Deprem bölgesi dışında 3 bin 870 personelimizle yaklaşık
450 bine yakın psikososyal destek görüşmesi yapmışız. 8 bin 241 personelle
toplamda yaklaşık 1 milyon 390 bin görüşme ortalama gerçekleştirmişiz.
Psikososyal destek çalışmaları niçin önemli? Çünkü psikososyal destek
çalışmaları afet ve acil durum da vatandaşlarımızın bozulan günlük
rutinlerinin, bozulan düzenlerinin aslında tekrar eski haline getirilebilmesi
için yapılması gereken her çalışmayı ifade ediyor. Dolayısıyla biz de hızlıca
deprem bölgesinin dışından arkadaşlarımızla, psikososyal destek çalışmalarında
ve ayni yardımlarda Sosyal Yardımlaşma Dayanışma personellerimiz bölgeyi
takviye ederek aynı zamanda yönetici arkadaşlarımızı, il müdürlerimizi,
bölgedeki il müdürlerimize yardımcı olarak göndererek hemen hızlıca
aksiyonumuzu aldık” dedi.
Ayni yardımlar, ayni bağış depolarının yönetim,
organizasyonu ve yardımların yerine ulaştırılması çerçevesinde 4 bin 284 ASYA
personeli, 607 ASYA aracı ile beraber 445 helikopter, 42 uçak olmak üzere
toplam 487 hava aracı ile hava seferlerinin de ayrıca devam ettiğini belirten
Bakan Yanık, “Halihazırda bu içinde bulunduğumuz depoda olmak üzere 68 ayni
bağış depomuz var deprem bölgesi genelinde.16 da yurt dışı depomuz var.
Toplamda bugün itibariyle 84 ayni bağış depomuz var. Sadece bizim bakanlığımız
uhdesinde bu depolarda bugüne kadar 17 bin 530 TIR ayni yardımı indirmişiz,
boşaltmışız. Bu sadece bizim bakanlığımızın yaptığı çalışma. Bunun dışında
AFAD’ın kendi barınma ile alakalı depoları diğer kurumların çeşitli kurdukları
depolar ile beraber bütün hizmetimizi vatandaşlarımıza ulaştırmaya
çalışıyoruz. Bugün itibariyle 203 sosyal
marketimiz var. Olabilir ki vatandaşlarımızdan bir kısmı sosyal marketlere
ulaşamayabilir. 10 adet gezici Sosyal Market oluşturduk. Büyük TIR’ları sosyal
markete dönüştürerek çeperlerde, köylerde, daha kırsal kesimlerde veya
vatandaşımızın ulaşamayacağı yerlerde gezici sosyal marketlerimiz de
vatandaşlarımıza bu ayni yardımları ihtiyacı olan malzemeyi dağıtmaya ulaştırmaya
devam ediyorlar” ifadelerini kullandı.
27 MİLYON ÜRÜN DAĞITILDI
Yapılan yardım faaliyetlerinden bahseden Bakan Yanık şöyle
konuştu:
“Bugüne kadar 2 milyon 950 bin adet battaniye, 800 bin adet
yatak ve yorgan, 307 bin adet elektrikli ısıtıcı, 2 milyon gıda kolisi gibi
buna benzer 62 kalemde yaklaşık 57 milyon ürün dağıtmışız. Ayni yardımların
dışında bir de bakanlık olarak deprem bölgemize yaptığımız nakdi yardımlar var.
Depreme hemen müteakip 10 ilimize ve 2 ilçemize nakdi yardım olarak 271 milyon
TL göndermiştik. Akabinde gönderdiğimiz periyodik paylarla ve ek periyodik
paylarla beraber bugüne kadar afet kapsamında toplam 1 milyar 222 milyon lira
vakıflarımıza kaynak aktardık. Deprem
bölgesindeki kuruluşlarımızdan 533 yaşlımızı ve bin 133 engellimizi hemen
tahliye ettik. Daha sonra bunları diğer bölgelere yerleştirdikten sonra çadır
ve konteyner kentlerden yurt ve otellerden 249 yaşlımızı ve 848 engelli
vatandaşımızı da yine farklı illerdeki kuruluşlarımıza kuruluş bakımına
ihtiyacı olduğunu tespit ettiğimiz vatandaşlarımızı yerleştirdik. Kadın kuruluşlarımızı hızlıca tahliye
etmiştik.”
'318 ÇOCUĞUMUZ VEFAT ETTİ'
Çocuk hizmetleriyle ilgili yapılan çalışmaları aktaran Bakan
Yanık konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugün itibarıyla bizim sistemimize kayıtlı 1915 refakatsiz
çocuğumuz var. Bu çocuklardan 1649’unu ailesine teslim etmişiz. Hastanede
halihazırda takibi yapılan 174 çocuğumuz, kuruluş bakımına aldığımızda 92
çocuğumuz var. 1915 çocuktan kimliği bilinen 1837, kimliği bilinmeyen 78
çocuğumuz, bunların da kimliklendirilmesi için gerek İçişleri Bakanlığımız
gerek Sağlık Bakanlığımız ile beraber çalışmalarını yapıyoruz. Bunların dışında
hastanelerde ve diğer birimlerde tespitini yaptığımız 318 çocuğumuzun da vefat
ettiği bilgisine ulaştık. Halihazırda DNA eşleşmesini sağlamaya çalıştığımız,
defni yapılmış çocuklar yoğun bakımda tedavisi devam eden çocuklar da var ve
bunlarla ilgili de gerekli hizmetlerimizi diğer kurum ve kuruluşlarla beraber
ifade ettiğim gibi aralıksız yerine getiriyoruz."
'HER TÜR KATKIYA KAPIMIZ AÇIK'
Ailesini, ebeveynini kaybetmiş refakatsiz çocukların ya da
ailesi ile beraber çok ağır travmatize olmuş çocukların hepsini milletin
emaneti olarak kabul ettiğini belirten Bakan Yanık şunları söyledi:
"Çocuklarımızın hem iyileşmeleri hem bakım ve
gözetimlerinin sağlanması için bakanlık olarak da en üst düzeyde bir
hassasiyetle gerek fiziki şartların gerek psikolojik şartların duygusal
ihtiyaçlarının tamamlanması için her türlü çalışmayı yaptık, bundan sonra da
yapıyoruz. Çocuklarımıza ilişkin herhangi bir ihmali, çocuklarımıza ilişkin
herhangi bir kastı kabul etmemiz ya da görmezden gelmemiz mümkün değildir.
Çocuklar üzerinden başlatılan tartışmaları da doğrusunu isterseniz bu merkezde
kabul ediyoruz. Çocuklara yönelik bir kastı mahsusa olarak görüyoruz. Bu kadar
ağır bir süreçte gerçekten birliğe ihtiyacımız olan bir dönemde her tür katkıya
kapımız açık, her türlü öneriye kapımız açık ama çocuklar üzerinden bir
istismar siyasetinin yürütülmemesi gerektiğini bir kez daha Osmaniye'de ifade
etmek istiyorum.”
DHA