Bakan Kirişçi'den 'Türkiye Yüzyılı' açıklaması
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Türkiye Yüzyılı'nda da tarım ve orman ana ekseni oluşturacak” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Türkiye Yüzyılı'nda da tarım ve orman ana ekseni oluşturacak” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Beypazarı’nda bulunan tohum eleme tesisini ziyaret etti. Öncesinde Beypazarı Belediyesini ziyaret eden Kirişci, daha sonra beraberindeki heyet ile tohum eleme tesisinde incelemelerde bulundu. İncelemelerinin ardından vatandaşlarla bir araya gelerek açıklamalarda bulunan Kirişci, Beypazarı’nda olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu belirtti. Kirişci, Türkiye Yüzyılı'na ilişkin yeni bakış açılarını daha önceden başlamış, devam eden çalışmalarla birlikte gündeme getirdiklerini ifade ederek, “Türkiye Yüzyılı'nda da tarım ve orman ana ekseni oluşturacak. Tarımı susuz asla düşünemeyiz. Yılda 58 milyar küp su kullanıyoruz. Bunun yüzde 77’sini tarımsal sulama oluşturuyor. Hem suyun verimli kullanımı hem de bu verimli kullanımla birlikte suya göre tarımı çok önemsiyoruz. Suyu göz ardı ettiğimiz tarımı asla hiçbir kardeşimizin düşünmemesi gerekiyor. Sulamada ve içme suyunda verimlilik noktasında adımlar atmamız gerekecek. Tarımsal sulamanın payından sonra ikinci sırada içme ve kullanma suyu geliyor. O da yüzde 12 mertebesinde. Tüm şehirlerimizde ortalaması yüzde 33 buçuk olan kayıp kaçak oranının daha aşağılara çekilmesi, gelişmiş ülke statüsü olarak ortaya koyuluyor” diye konuştu.
“6’lı masanın ortak mutabakat metninin çalakalem yazıldığı anlaşılıyor”
Bakan Kirişci, son 20 yılda tarımda ihracatı 3,8 milyar dolardan 29,9 milyar dolara yükselttiklerini belirtti. 6’lı masanın ortak mutabakat metnine de değinen Bakan Kirişci, mutabakatta özensizliğin en üst noktada olduğunu vurgulayarak, “Bizim yaptıklarımızı zamanında bizimle siyaset yapanlar takip etmemişler. Kes yapıştır mantığıyla bir yerden almışlar. Kes yapıştır analizin ortada kalktığı, değerlendirmenin olmadığı bir yaklaşımdır. Birbirleriyle çelişen uygulamalardan söz ediliyor. Bir başlıkta söyledikleriyle bir başlıkta söyledikleri çok büyük çelişki oluşturuyor. Bazı ifadeler var ki uygulanması imkansız. Çalakalem yazıldığı anlaşılıyor. Diyor ki ekim öncesi ürün fiyatı açıklanacak. Ekim öncesi kim ürün fiyatını nasıl açıklayabilir? Mazot ve gübre gibi iki temel girdi uluslararası piyasalardan doğrudan etkileniyorsa siz bunu yok sayar da ekim öncesi fiyat açıklayacağız dersiniz” açıklamalarında bulundu.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz