Bahçeli: Anayasa Mahkemesi hukuk düzeninin sancısıdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki grup toplantısında açıklamalarda bulundu. AYM-Yargıtay polemiğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, “AYM ile Yargıtay arasındaki anlaşmazlık hukuk devleti açısından arzu etmediğimiz durumdur. Kararın gereği TBMM’de yapılmalı, konu kapanmalıdır. Yargı AYM’nin vesayeti altında değildir” ifadelerini kullandı.

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:

 Sizleri hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Bugünkü toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza selamlarımı iletiyorum.

14 Ekim'den 26 Kasım'a kadar 81 ilimizi ve bütün ilçelerimizi istişare toplantılarımızla buluşturmuş olacağız. Partimizin stratejik hedefleri ve mahalli seçimlerle ilgili bakışlarımızın anlatılması, siyasetteki MHP farkını açıkça gözler önüne sermekte. Aziz dava arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. İşleyen demirin pas tutmayacağını biliyoruz. 85 milyonun tamamına elimizi uzatıyoruz. Her insanımıza yüreğimiz açıyoruz. Hiç kimseyi öteki görmüyoruz, ötekileştirmiyoruz. İnançla da mücadelemizi yapıyoruz.

Vatandaşlarımızla buluşuyor, konuşuyor, dertleşiyoruz. Cılk yumurtadan cücük çıkarma hesabı yapanların bizimle boy ölçüşmelerinin beyhude olduğunu biliyoruz. Siyasi düşkünlere samimiyetin izi görülmez.

İSTANBUL'UN BELEDİYE BAŞKANINI EVİNE GÖNDERECEĞİZ

MHP nefes alır gibi dur durak bilmeden çalışıyor. 31 Mart'ta yapılacak seçimlere hazırlık sürecini dolu dolu geçireceğiz. Hiçbir şeyi şansa bırakmayacağız. Sömürü çarkında öğütülen, iktidara değil Türkiye'ye muhalefet eden partilere meydanın boş olmadığını öğreteceğiz. Vakti yeterse İstanbul'a uğrayan belediye başkanını evine göndereceğiz. CHP ve HDP yönetimindeki belediyeleri cumhurun yönetimi ile birleştireceğiz. Zillet ittifakının ayak oyunları sona erecek. Kayıp yıllar Allah'ın izni ile son bulacak.Merkezi yönetim ile yerel yönetimler tek ses olacak. Belediye kaynaklarını bölücülere sevk edenlerden milletimiz hesap soracak.

Zamana göre fikir değiştirmeyiz. Rüzgarsız havada dönen fırıldağın kimler tarafından üflendiğini bilir yakasından tutarız. Zalim zalim, haine hain demeyi sürdüreceğiz. Çalışmaktan yorulmayacağız. Biz Türk ve Türkiye aşığı MHP'yiz. Vurmak ile düşmeyen MHP'yiz.

Cumhurbaşkanı seçimleri 31 Mart'ta pekişip Türkiye Yüzyılı yürüyüşü güçlenecektir. Aklın yolu birdir. Yerelden genele birlik anlayışındayız. MHP ve cumhur ittifakı varsa elbette umut vardır, huzur vardır.

Cumhuriyetin yeni yüzyılına imza atacağız. Türkiye yüzyılı hedefleri birer birer hayata geçecek. Elbette yapacağız, birlikte başaracağız. Çılgın Türklerin destanını hep beraber yazacağız.

İSRAİL KORKAK VE ACİZ OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA TESCİLLEDİ

7 Ekim'den bugüne Filistin'in kanı akmakta. Mazlumların feryadı dünyanın tamamında yankılanmakta. İsrail saldırıları hiçbir kural tanımadan devam etmekte. Netanyahu katliamları aralıksız sürdürme mesajı verdi. İsrail çatışma bölgesinde sıkıştı. Çok ağır kayıplar veren İsrail'in karşısındaki güçlerin çevresinden dolanarak aşmayı hedeflemekte. Masum insanları katletmektedir. El şifa hastanenin vurulması İsrail'in savaş suçları siciline yenisini ekledi. İsaril'in korkak ve aciz olduğunu bir kez daha tescilledi.

Füzenin atılması kelimenin tam anlamıyla vahşettir. ABD emrinde olması yıkım ve cinayet ortaklığının delilidir. Filistinlilier yuvalarından çıkarılmak isteniyor. Biden bunu doğru bulmadığını açıklaması bize göre sahte iyi niyet açıklamasıdır. Çatışmalara ara verilmesi ve insani koridor açıklaması da kuru laf kalabalığıdır. Küresel vicdan toparlanmıştır. Başkentlerde toplanan on binlerce insan israil katliamına öfke saçmıştır.

Aynı duruş ve tutumu Arap coğrafyasında görmekte gecikilmiştir. Riyad'daki teklif ve önerileri saygı gören cumhurbaşkanımız kadar dürüst, sağlam duruş sergileyen kanaatimce kimse olmadı. Gazze'li bebeklerin haklarına ne zaman sahip çıkılacak? Gözlenen, istenen nedir? Bu atanetin kaynağı, korku duyulan sebepler nedir? Milyar dolarlar içindeki kaymak tabakanın vicdanı rahat mıdır? Netanyahu Arap liderlerine sesleniyorum, çıkarlarınız için sessiz kalın demiş. Bazı ülkelerde geçebilir bu ama Müslüman Türk milletine sökmez. Korkak bin defa kahraman bir defa ölür.

ULUSLARARASI BARIŞ KONFERANSI TOPLANMALI

Herkes sussa da biz susmayacağız. Ateşkesin tesis edilmesi şarttır. İsrail tazminata mahkum edilmelidir. Uluslararası barış konferansı toplanmalıdır. Netanyahu ve yönetimi savaş suçlarından dolayı Lahey Adalet Divanı'nda yargılanmalıdır.

Biz dünyaya hilalin nurundan bakıyoruz. Müslüman Türk milleti olarak din kardeşlerimizin ve soydaşlarımızın yanında yerimizi alıyoruz. Filistin'in arkasından dağ gibi duruyoruz. Avrupa Komisyonu raporunu yırtıp atıyor, kağıttan uçak yapıp kendilerine iade ediyoruz.

Yunus olur mazlumun yanında oluruz, Zalime karşı en ağır yumruğumuz ile tavrımızı gösteririz.

Her alan ve sahada uzlaşma olmalıdır. Hepimiz Türk milletiyiz. Mühim olan doğruda, adalette, hukukta, ahlakta, vicdanda uzlaşmaktır. Bize göre uzlaşmanın adresi de TBMM'dir. Üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur. Sürekli erteleyerek, ihmalin pençesine düşerek ulaşacağımız hiçbir yer yoktur. Kriz meraklılarına, Türkiye'yi uçurumdan sürüklemek isteyenlere haklarımızı heba ettirmeyiz.

KARARIN GEREĞİ TBMM'DE YAPILMALIDIR

Hukuk toplumun genel çıkarlarını sağlamak için yasaların tamamıdır. Hukuk adalete yönelmiş toplumsal hayatın denge ve düzenidir. Asıl olan adalettir. Hukuk adaletin vasıtasıdır. AYM ile Yargıtay arasındaki anlaşmazlık hukuk devleti açısından arzu etmediğimiz durumdur. Pek çok lütuf doğacaktır. Görüş ayrılıkları, yorum farkları içtihat zenginliklerini tahkim edecektir. Eleştiriler, öneriler, derinlikli düşünceler milletin egemenlik çıkarlarını gözeten çıkarımlar hukukun üstünlüğünü güçlendirecek. Kararın gereği TBMM'de yapılmalı, konu kapanmalıdır. Suç duyurusuna varan süreç devlet veya rejim krizi değildir. Kriz bekleyenlere, kriz ayini yapanlar avuçlarını yalayacak, hevesleri kursaklarında kalacak. AYM hukuk düzeninin safrası ve sancısıdır. AYM'nin bireysel başvurularda hukuk düzenin tahrip edecek kararlar alması, sürüklenme halidir.  AYM süper temyiz kurumu değildir.

Hatay vekili seçilen Atalay ile ilgili hak ihlali kararını açıklamıştır. Bireysel başvurunun 3 ay gibi kısa sürede sonuçlandırılması aynı hassasiyetin HDP'nin kapatılma sürecinde niçin gösterilmediğini akıllara getirmiştir.

YARGI AYM'NİN VESAYETİ ALTINDA DEĞİLDİR

AYM ile Yargıtay arasında hiyararşik bir sorun yoktur. Yargı AYM'nin vesayeti altında değildir. Oturma eylemi yapanların Yargıtay'a laf etmesi küstahlıktır, seviyesizliktir. AYM, yargıya parmak sallamaktadır. AYM yetkilerini aştı, yargısal aktivizm yaptı.

Nerede bir suçlu varsa, nerede ihanet eden varsa kardeşliğimizi bozan varsa AYM tarafından hak ihlali ile ödüllendirilmektedir.

Demirtaş lehine hak ihlali kararı veren AYM'dir. PKK'lı ve FETÖ'cülere can simidi uzatan AYM'dir. Sınır içind ve sınır ötesinde başını ezdiklerimizin sırtını sıvazlayan AYM'dir. Böyle giderse Gülen ile Karayılan'a hak ihlali ile kucak açacaktır. Bize göre Yargıtay görevini eksiksiz yapmıştır. Bunun gerisinde AYM'nin lekeli kararları vardır. Şehidin haklarını yok sayanların yakasından tutmak boynumuzun borcudur. Sabır göstermemiz söz konusu değildir.

Toplumsal düzeyde bizim gibi olmayanlarla bizden farklı düşünenlerle sağlıklı ilişki kurmak zorundayız diyen AYM neyi kastetmiştir? AYM başkanının varmak istediği yer neresi? AYM başkanının dilinin altında eveleyip gevelediği nelerden ibarettir?

AYM başkanı zillet ittifakının yargıya yuvalanmış hastalıklı koludur. Bu kişinin haddini hududunu aştığını düşünüyoruz. Türk devleti ile uğraşma, cesaretin varsa Kandil'e git. Mahkeme başkanı tarafsızlığını kaybetmiştir. Milli birlik ve kardeşliğe cephe almıştır. Ya AYM kapatılmalı ya da yeniden yapılandırılmalıdır. HDP'nin kapatma davasını sekteye uğratan AYM başkanı ve üeleri şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaktadır. Bölücülüğün odağı olan partinin kapatılması hukuk namusudur. Bu davanın aylarca sürüncemede bırakanları milletimiz vakti geldiğinde kapatacaktır.