‘AYHAN IŞIK, TAHTA KAŞIK’ ANTALYA’DA ÇARŞI KARIŞIK

Çocukluk yıllarımızda önce sinemada sonrada evdeki siyah-beyaz televizyonda filmlerinin izledik o usta jön AYHAN IŞIK’ın. Gençliğimizde de “Ayhan Işık tahta kaşık bütün kızlar ona aşık” tekerlemesini söylerdik.

Yaşımız ilerledi, hayata atıldık falan derken bu kez bu tekerleme BEŞİKTAŞ taraftarı ile özdeşleşmiş “ÇARŞI KARIŞIK” sözü ile gündeme. Ben de işler yolunda gitmediğini gördüğümde “AYHAN IŞIK, ÇARŞI KARIŞIK” demeye başladım.

Son dönemde ANTALYA siyaseti ve maalesef üzülerek yazıyorum ANTALYASPOR’da işler çok çok KARIŞIK. Bu karışıklıktan zarar gören inanın kişiler değil kurumlar. Hem siyaset hem de Antalyaspor.

Kısaca Antalyaspor konusuna değinip sonra siyasete geçiş yapacağım. Birkaç haftadır önce Antalyaspor A.Ş. Başkanı (istifa etti) SABRİ GÜLEL, sonra Antalyaspor Kulübü Başkanı AZİZ ÇETİN’i dinledik.

Dün de Antalyaspor Vakfı Başkanı GÜLTEKİN GENCER’in basın toplantısına iştirak edip onu dinledik. Hemen akabinde tekrar Aziz Çetin ile bir araya geldik. Birçok konu konuşuldu. Her üç isimde kendi CEPHESİNDE haklı olduklarını ifade ettikleri açıklamalar yaptı. Bazıları yazılmamak ve bilgilendirilmek amacıyla olduğu için saygı duyup KALEME ALMADIK, alamadık.

Çünkü bazıları kamuoyundan çok Antalyaspor’un İÇ MESELESİ, bazıları belgesiz olduğu için, bazılarının da doğruluğuna KESİN KANAAT getiremediğimiz için ele alamadık, almadık. Herkesi dinleyip ortaya çıkacak tablo karşısında bilgilendiklerimiz ile yazalım derken Sabri Gülel’in istifası ve yaptığı açıklamalar ile OK YAYDAN çıktı. Antalyaspor’un ZARAR görmemesi adına hep sustum.

Bugün de susmamak adına bir iki cümle kurup asıl görüşlerimi ve duygularımı başka bir günü bırakacağım. Ancak dün Gültekin Gencer’in söylediklerini sonra YAZACAĞIMI belirterek bir sözünün yerinde olduğunu ifade etmek istedim.

Gencer, sosyal medya üzerinden konuşulan konuları kast ederek, “Antalyaspor tarihinde bu kadar SOSYAL MEDYA CAMİASI olmamıştı. Burası büyük bir camia. Bazı sorunlar içerde halledilmelidir, dışarıya sızdırılmamalıdır” sözü gerçekten benim hislerime TERCÜMAN oldu.

Bazılarınız “Gazetecisin niye yazmadınız” diyebilir. DOĞRU! Ancak her doğrunun her yerde söylenmemesi gerektiği her söylenenin de her daim YAZILMAMASI gerektiğine inanıyorum.

Yoksa beni bilen bilir, doğru gördüğümü BELGELEDİĞİM an yazar geçerim. Bu babamın oğlu olsa bile! Lakin buradaki babamın oğlu değil. Tüyü bitmemiş, anne karnında ve gelecekte Akreplerin içinde yer alacak çocukların hakkı olan ANTALYASPOR’un zarar görmemesi içindir.

Bu duygularla, önümüzdeki günlerde kim ne demiş, kim ne yapmış, kim haklı, kim haksız, malı götüren var mı, ortaya atılan İDDİALAR doğrumu hepsini tek tek ele alacağım.

-------------

KENDİLERİNE MUHALİF

Son dönemde CHP ile ilgili yazdıklarıma bazı CHP’li dostlarım alınmış, İNCİNMİŞLER! Haklı olabilirler amma CHP’de görmediğimiz olaylar yaşanıyor. Sonuçta malzeme bol. Ben kendimi bildim bileli CHP’ye dışarıdan birisinin muhalefet yapmasına gerek yok. Kendi kendilerine MUHALEFETLİK yapmakta üstlerine yok zat-ı muhteremlerin. Hele hele ELMA KURTLARI varken!

Size CHP Antalya İl Kongresi öncesi, kongre günü yaşananları dünkü yazımda anlattım. Önceki yazılarımda da yaşanan olumsuzlukları tek tek anlatmaya çalıştım. Amma dün ortaya çıkanlardan sonra CHP’yi yazmak elzem oldu yine!

Dün Antalya İl Başkanı seçilen Nail Kamacı, MAZBATASINI aldıktan sonra eski Başkanı Nuri Cengiz'den GÖREVİ teslim aldı. Törenin fotoğraflarına iyi bakıp okuyun. KİM MUTLU KİM MUTSUZ göreceksiniz. Daha seçimin mürekkebi kurumadan, taze başkan koltuğunu ısıtmadan SKANDALLAR MANZUMESİ peş peşe patladı CHP Antalya’da. ÇARŞI KARIŞTI resmen.

Alanya İlçe eski başkanı ve bağımsız kurultay delegesi adayı ŞENGÜL YEŞİLDAL, seçimi kazanan NAİL KAMACI'nın kurultay delegesi listesinin yüzde 33 olan CİNSİYET kotasına uyulmadan düzenlendiği gerekçesiyle iptal edilmesi için Muratpaşa İlçe Seçim Kurulu'na başvuruda bulundu.

Hemen akabinde ise Nail Kamacı'nın listesinden kurultay delegesi seçilen Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, “Ekip arkadaşlarımın olmadığı yerde olmam. Desteklemediğim bir ekibin listesinde yer almam" diyerek noter kanalıyla kurultay delegeliğinden İSTİFA ETTİ.

Sözen’in sağdan soldan, eş, dost, hısım, akraba ve hatırı sayılır kişilerin araya girmesine rağmen karanından vazgeçmemesi işlerin ne kadar karışık olduğunun göstergesi değil mi? Bitti mi SKANDALAR? Yahu CHP’de SKANDALLAR bitmez tükenmez. Bu kez de CİNSİYET KOTASINA uyulmadığı gerekçesiyle yedek yönetim kurulu üyesi Pınar Özdemir Aykaç itiraz etmiş.

Aykaç'ın itirazını seçim kurulu haklı bulunca ÇARŞI KARIŞMIŞ. Mehmet Zorlu'nun üyeliğini düşürülüp yerine itirazı yapan Aykaç getirilmiş. Bitti mi? BİTMEZ BİTMEZ. Kamacı'nın listesinden seçilen Ahmet Kumbul'un kurultay delegeliği Şengül Yeşildal’ın itirazı üzerine iptal edildi. Yerine itirazı yapan bağımsız kurultay delegesi adayı Şengül Yeşildal getirildi. Sebep CİNSİYET KOTASI’na uymamak.

Hani CHP’de sosyal demokrasi vardı, hani kadınlara POZİTİF AYRIMCILIK yapılıyordu? Bunların hepsinin safsata olduğunun kanıtı bu iki ismin itirazının haklı bulunması değil de ne? Partideki işler AYHAN IŞIK TAHTA KAŞIK ÇARŞI KARIŞIK da CHP’li belediyelerde çok mu farklı? Yahu baştaki ne yapıyorsa alttaki de onu yapıyor. GARİPSEMEYİN!

Muratpaşa Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi arasında bir KALEİÇİ KRİZİ vardı. Nedeni ise Muratpaşa Belediyesi’nin, 26-29 Ekim günlerinde düzenleyeceği Uluslararası Kaleiçi OldTown Festivali. Bu etkinlik için Kaleiçi Yat Limanı'ndaki amfi tiyatronun tahsis talebi Büyükşehir tarafından Cumhuriyetin 100'üncü yıl kutlamaları yapılacağı gerekçesiyle REDDEDİLDİ.

Koca koca iki belediye, birbirleri ile kavga ediyor. Çıkın işin içinden çıkabilirseniz. Bu sorunu nasıl çözerler bilemem amma, böyle giderse CHP kendi kalesine daha çok gol atar ve seçim öncesi kale içten yıkılır. ELMA KURDU kemire kemire ne elma kalır ne kale.

Şimdi bu yazdıklarımı ben yazmayıp ne yapacaktım sevgili CHP’li dostlarım. Siz önce partinizdeki KAVGAYI ve SKANDALLARI durdurun.  Yoksa AYHAN IŞIK kabrinden kalkıp gelse bile KARIŞAN ÇARŞI’da asayişi sağlayamaz. Sanırım ANTALYA’DAKİ ÇARŞI KARIŞIK mevzusu anlaşılmıştır!