5 AYDIR HESABI VEREMEDİLER!

Yaz geldi geçti; kış geldi, önce yağmur sonra kar yağdı. Toroslar karlarla kaplandı. Kar demek, temiz ve saflık demektir bizim bildiğimiz. Keşke insanlarımızda böyle olsa!

Ama maalesef ne insanlarımız ne de bazı yöneticilerimiz maalesef böyle değil. Bunun en basit örneği sürekli gözüm üstünde olan Antalya’nın Elmalı İlçesi Belediye Başkanı Halil Öztürk. Hani şu 2020 yılının Temmuz ayında ‘Noter Onaylı Aşk Skandalı’nın baş kahramanı, tarihi Elmalı güreşlerinde yaşanan skandallarla adını tarihe yazdıran isim.

Kendisi her daim şeffaflıktan dem vurur, seçim kitapçığında bile, “İYİ Belediye-Vatandaş arasındaki paylaşım; yönetimde açıklık, şeffaflık, etkinlik ve kalite içerir. Kamu kaynaklarının kullanımı ile ilgili gerçekleştirilecek harcama dökümleri kamuoyu ile düzenli olarak paylaşılacaktır” der. Ne hikmetse bir türlü şeffaf olamaz. Veya hesap vermekten kaçar!

Efendim, 3-5 Eylül 2021’de düzenlenen 669’ncu Tarihi Elmalı Yağlı Pehlivan Güreşleri yapılalı 5 aya yakın bir zaman oldu. Güreşlerle ilgili bir türlü hesap kitap ortaya çıkartılamadı. Hesap vermesi gereken Öztürk, işi hep yokuşa sürdü.

Hatta bu iş öyle hal aldı ki, Belediye Meclisi’nde güreş hesapları gündeme gelince konuyu geçiştirdi, bir sonraki meclis için söz verdi. Lakin bu söz yine yerine getirilmedi. Geçen yılın son meclisinde Başkan Öztürk meclis üyeleri ile helalleşip, “Güreş zamanında kırgınlıklarımız olabilir. Eğer böyle bir hata yaptıysak herkesten helallik istiyorum……..” ifadelerini kullandı.

Yani ‘Yarım elma gönül alma’ meselesi. Fakat yine hesap kitap ortada yok. Koca bir yıl geçti ve Ocak 2022 Meclisi’nde konu tekrar gündeme geldi. Öztürk’ten tek ‘Tık’ yok.

Bu konuda Güreş Denetim Komisyonu Üyesi ve MHP’li Meclis Üyesi Fatih Ekici, 2 meclistir 669. Tarihi Elmalı Güreşleri’nin gelir-gider tablosunun açıklanmasını istedi ama yine cevap yok. Öztürk sürekli kaçak güreşip süre kazanmanın peşinde gibi geliyor. Çünkü bu konuda sürekli mazeret üretiyor, hesap veremiyor. Acaba neden?

CEVAP BEKLEYEN SORULAR

Şimdi buradan bir kez daha soruyorum. Güreşler için kaç lira toplandı, paralar nereye, kime nasıl harcandı. Pehlivanlarda ne kadar ödeme yapıldı. Dualı çayıra çıkarttığınız Survivor 2021 yarışmacıları İsmail Balaban’ın sevgilisi İlayda Şeker ile arkadaşlarına ödeme yapıldı mı?

Mehmet Gök’ün, 1 milyon 377 bin liraya ihale ile aldığı Güreş Ağalığı’ndan alınan para Belediye hesaplarına mı yoksa Elmalı Belediyespor Kulübü  hesaplarına girdi? Belediye hesabına girmedi ise spor kulübüne giriş yapıldığını varsayarsak elde edilen para nereye harcandı?

Bu harcama ve hesap konusunda Belediye Meclisi devre dışımı bırakıldı? Para ile bir bina alındığı söyleniyor. Buranın tapusu belediye üzerine mi yoksa spor kulübe mi alındı? 2022’de yapılacak 670. Elmalı Güreşleri’nin masraflarını belediye mi karşılayacak? Ağalık parasının değerlendirilmesinde meclisin görüşü alındı mı alınmadı mı?

Haydi bakalım Halil Öztürk, göster şeffaflığını. Yoksa dualı çayırda tuş olacaksın!

OMİCRON ÖNLEMİ Mİ?

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın pandemi döneminde meclis ve yönetim kurulu toplantılarını sürekli dijital ortamda yapması baya bir eleştiri almıştı. Hatta herkes normal yaşama dönerken onlar ne hikmetse en son normalleşmeye geçenler arasında yer aldı. Sanırım bu normalleşmeleri çok uzun sürmedi.

Ocak Ayı Olağan Meclis Toplantısı Meclis Toplantısı tekrar dijital ortamda yapıldı. Dijital ortamdaki toplantıda ATSO Başkanı Davut Çetin, gündemi değerlendirirken Meclis Üyeleri de sektörel konularda görüşlerini dile getirdi.

Benim anlamadığım ATSO acaba OMİCRON varyantı nedeniyle kendini korumaya mı aldı yoksa yağan bir damla kardan üşüyüp rahatlarını mı bozmak istemedi?

İş dünyasının böyle davranması durumunda Allah muhafaza bir kapanma olursa sanırım söyleyecek bir tek sözleri kalmayacaktır. Haklı bir gerekçeleri yoksa çok kötü bir örnek oldu.

HAYALDİ GERÇEK OLUYOR

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, işadamları ile bir araya geldiği toplantıda eğitim ve sağlık hizmetleri konusunda bilgiler verdi.

Rektör Özkan, “Kovid döneminde de bilimsel üretimin önemini gördük. Aşıları ve ilaçları ne yazık ki başka ülkeler üretti. Biz de üniversitemizde yer alan laboratuarımızı daha aktif hale getirerek organ üretimi ve yapay zeka tabanlı ilaç üretimi yapmak istiyoruz” dedi.

Bu cümleler beni heyecanlandırdı. Çünkü buna benzer açıklamanın neredeyse aynısını 2004 yılında dönemin Rektörü Prof. Dr. Yaşar Uçar hocam bana açıkladığında şaşırıp kalmıştım.

Dünyada kök hücreden mesane ve deri yapıldığını belirten Prof. Uçar, "Kök hücreden böbrek hücresi oluşturduk. Amacımız kök hücreden, organ yaratmak. Bu çalışmayla organ oluşturmanın ilk sinyalini aldık” demişti.

Rektör Özlenen Özkan’ın bu açıklaması ile “Hayaldi gerçek oldu” demekten kendimi alamadım. Demek ki istenince ve çalışınca oluyormuş. Emeğinize sağlık.