AVRUPA TİTREYECEK

Türkiye Süper Ligi’nin aksine Türkiye A Milli Takımı’nın yükselişi devam ediyor.

Milli takıma geçmeden önce kısaca bir Süper Lig’e değinelim.

Yabancı sınırlaması, yanlış kontratlar, amatörce yönetim anlayışı derken, Türk futbolu giderek kan kaybetmeye devam ediyor.

Şampiyonlar Ligi’ni direkt katılabilmek için başka takımların sonuçlarını bekliyoruz.

Bu hale gelmemizin sebebi çok açıkça belli.

Futboldan anlamayan, bilmeyen insanlar varlıklarından dolayı herhangi bir takıma başkan ya da yönetici olabiliyor.

Yıllardır süregelen yanlış transfer politikaları bütün takımları büyük bir maddi külfetin içerisine soktu.

Harcanan milyonlarca lira paranın karşılığında başarı sağlanamadığı için günümüzde Türk takımlarının Avrupa’da varlık göstermesi çok zorlaştı.

Ne yazık ki bu tür yanlışlar yapılmaya devam ediyor.

Türkiye Süper Lig takımlarında durum böyleyken, A Milli Takım’da tam tersi bir durum söz konusu.

Özellikle Şenol Güneş’in takımın başına geçmesi ‘güneşli günler’in yakın olduğunu kısa sürede bize gösterdi.

Elde edilen galibiyetlerle Avrupa Şampiyonası’na moralli başlayacak olan Türkiye’de hedef büyük.

Peki bu takım nasıl ortaya çıktı.

ŞENOL GÜNEŞ FARKI

Bilindiği üzere yakın dönemde Türkiye A Milli Takımı çalıştıran Mircea Lucescu’nun o dönemki demeçlerini hatırlayalım.

Alınan her kötü sonucu futbolculara ve Türk takımlarına bağlayan Lucescu, futbolculara güven aşılayamadı.

Akabinde de başarısız bir dönem yaşadı.

Şenol Güneş faktörü burada çıktı ortaya.

Takımın başına geçtiği ilk günden itibaren formayı adaletli dağıtıp, alınan herhangi kötü bir sonucu kendisine bağladı.

Futbolcuları olumsuz olan her durumun dışında tuttu.

Kendi takımında başarılı olan futbolculara milli davet göndererek, onurlandırdı.

Belli bir kemik kadroya bağlı kalmayarak, kim iyi mücadele ediyorsa onu aldı takıma.

Şenol Güneş, futbolculara çok net bir mesaj verdi.

“Hak eden formayı alır.”

Bu mesaj çok olumlu anlamda karşılık buldu.

TAKIM GÜVEN VERİYOR

Bir diğer konu ise Türk futbolcularının Avrupa’ya açılması oldu.

Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü, Kaan Ayhan, Zeki Çelik, Yusuf Yazıcı, Burak Yılmaz, Okay Yokuşlu ve Ozan Kabak gibi Türk futbolcuları Avrupa’nın önemli takımlarında top koşturmaya başladı.

Avrupa’ya giden futbolcu sayımız her geçen gün artıyor.

Bu saydığım futbolcular kendi yeteneklerini geliştirerek Türkiye’nin başarısı için önemli bir etken haline geldi.

Hali hazırda nice Türk genç futbolcu Avrupa scout ekiplerinin radarına girdi.

Milli takım artık sadece 3 büyüklerden (Beşiktaş, Galatasara, Fenerbahçe) medet ummuyor.

Lille’yi Fransa’da şampiyon yapan takımın forveti ve 10 numarasında çare buluyor.

Liecester City’nin kapı gibi defansından savunma yapıyor.

Liverpool’lu taraftarlarının methiyeler düzdüğün Ozan Kabak’tan verim alıyor.

Türkiye Milli Takımı tabiri caiz ise taş gibi takım oldu.

Bu takım Türk halkına güven veriyor.

Bu takım, 11 Haziran’da İtalya’yı yener, ve finale kadar gider.