ASİST ALPER ULUSOY'DAN

Adis Jahovic'in ayrılması, Dever Orgill'in cezası ve Lukas Podolski'nin sakatlı gerekçsiyle hücum olarak eli zayıf olan Ersun Yanal, farklı bir kadro anlayışıyla takımı sahaya sürdü. Asıl mevkisi kanat olan Gökdeniz Bayrakdar ileri uçta, bu sezon fazla forma şansı bulamayan Omar Imeri bekte, Bünyamin Balcı orta sahada, Eren Albayrak da kanatta... Amilton'un sakatlıktan çıkıp formasına kavuşması maç öncesi sevindirici haber olurken, son bir testten geçen Hakan Özmert ise yedek kulübesinde yer almasına karar verildi. En büyük sürpriz ise geçen haftanın kahramanı Sidney Sam'in ilk 11'in dışında kalması oldu. Ersun Yanal, 'ilk yarı bekle, ikinci yarı saldır' oyun anlayışıyla Alman yıldızı yanında oturttu.

Oyunu yine beklenildiği gibi kendi yarı sahasında kabul eden Antalyaspor, Amilton'un hızından faydalanarak kontra atak anlayışını benimsedi. Özellikle sağ kanadın kullanılması ve top ayağına gelen her oyuncunun önce Amilton'u araması da Kırmızı-Beyazlıların temel hücum oyuncusunun Brezilyalı futbolcu olduğunu gösterdi.

Son 6 maçında sadece 2 gol yiyen ve rakiplerin hücum elemanlarına adeta nefes aldırmayan Antalyaspor için gelen erken gol, önemli bir avantaj yarattı. Her şey Ersun Yanal'ın planladığından bile daha iyi giderken sahneye çıkan Alper Ulusoy, bir takımın kaderiyle nasıl oynanır net bir şekilde gösterdi. Faul bile verilmeyecek pozisyonda Veysel Sarı'yı atan Ulusoy, aynı serbest vuruşta Vida'nın attığı gole de bir anlamda asist yapmış oldu.

Eksik kalmanın ve gelen eşitlik golüyle iyice geriye yaslanan Antalyaspor, 1 puan için deyim yerindeyse savaştı. Hem rakiple hem de hakemle... 7 dakikalık duraklama verilmesi de aslında Sergen Yalçın'ın 90 dakika boyunca verdiği yoğun tepkiye bir hediye niteliğinde oldu. Tüm bunlara rağmen rakiplerine boyun eğmeyen ve serisini 7 maça çıkaran Antalyaspor, çok değerli bir sınavı daha geride bırakmış oldu.