AŞIMIZI OLALIM

Neredeyse 2 yıla yakın bu koronavirüs belasıyla mücadele ediyoruz. Zaman zaman kısıtlamalar getirildi, sosyal ve ekonomik anlamda herkes ciddi zararlar gördü. Esnaf aylarca kapalı kaldı.

Vatandaşlar evlere mahkûm olmak zorunda kaldı. Yakınlarımızı, sevenlerimizi kaybettik. Hastalıkla mücadele etmek için herkes elinden geleni yapmaya çalıştı.

Türkiye olarak süreci en iyi yöneten ülkelerin başında geliyoruz. Çoğu zaman ekonomik dengeye bakmadan önceliği her zaman sağlığa verdik. Vatandaşların hayatı ön planda tutuldu.

Haftalarca dışarı çıkmadığımız zamanlar oldu. Bu kadar çile çekildi. Şimdi bu savaşı kazanmak için son bir hamlemiz kaldı. Daha neyi bekliyoruz aşı olmak için?

Sosyal medyadan prim yapmak için aşı karşıtları ortaya çıkmaya başladı. Hiçbir bilimsel dayanağı olmayan insanlara inanan vatandaşlarımız var. Oysa ki bilim bize doğru olanı gösteriyor.

Normal yaşantımıza dönmek için aşı olmalıyız. Bilime güvenmek zorundayız…

HURAFELER

Aşı karşıtları değişik değişik hurafeler ortaya attı. “Aşı kısırlaştırıyor”, “Aşının etkisi yıllar sonra ortaya çıkacak” ve “Aşı ile bedenimize çip takıyorlar” gibi söylemlerle herkesi korkutmaya çalışıyorlar.

Bilimin doğruluğu dururken, hurafelere inanmayı tercih edenler var. İngiltere’de ve Almanya’da bazı aşı karşıtı firmalar, sosyal medya fenomenlerine para verip propaganda bile yaptırıyor.

Verilen bu büyük mücadelenin sonunu getirmezsek felaketlerle yüz yüze geliriz.

KISITLAMALAR YOLDA

Türkiye’de özellikle Temmuz ayından itibaren aşılama kampanyası büyük bir hız kazandı. Günde 1 milyon doz aşının üzerine çıkılıyor. Son verilere göre ise şimdiye kadar 80 milyon dozun üzerine çıktık.

Bu mücadeleye siz de destek verin. Aşınızı olmak için bir an önce harekete geçin. Yoksa vaka sayıları bu şekilde artmaya devam ederse aşı olmayanlara yönelik bir takım kısıtlamaların geleceğini düşünüyorum.

Esnafın tekrar kapanmaya gücü kalmadı.

Geleceğimizi düşünüyorsak aşımızı olmalıyız.