ARICILAR PANELDE BULUŞTU
Orman yangınlarından önemli zarar gören arıcılık sektörü, sıkıntılarına yardım bulmak amacıyla gerçekleştirilen online panelde bir araya gelerek ortak yardım çağrısında bulundu. Etkinlikte konuşan Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, “Son yıllarda yaşanan orman yangınları ve sel felaketleri yüzünden bitki örtüsü ve arıcılık sektörü olumsuz yönde etkilendi” dedi.
Marmaris yangınlarından önemli zararlar gören arıcılık sektörü son dönemde arıları besleyemediği için arı ölümleri tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) de bu konuda yardım çağrılarına devam ediyor. TAB ve Güvenilir Ürün Platformu tarafından bir propolis markası desteği ile gerçekleştirilen “Arıcılığın Gelecek Vizyonu” isimli online panelde arıcılık sektörü açısından afet olarak kabul edilen sıkıntılara karşı ortak yardım çağrısında bulunuldu. Açılış konuşmasını TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’ün yaptığı panelde konunun uzmanı akademisyenler ve arıcılara destek veren kurumlar yer aldı.
“ARILAR OLMAZSA TÜM CANLILAR SADECE 4 YIL YAŞAYABİLİR”
Açılışta konuşan TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, “Ben arıları ve arıcılık sektörünü bir biyoloji öğretmeni olarak tanıdım. Arılar o kadar önemlidir ki arılar olmazsa tüm canlılar sadece 4 yıl yaşayabilir. Dolayısıyla böylesi önemli bir varlığı çok iyi tanımamız ve gelecek için önemini anlamamız lazım. Arıların ne kadar önemli olduğunun topluma anlatmalı ve farkındalık oluşturmalıyız. Ülkemizdeki yangınlardan arıcılarımız çok etkilendi, son bir yılda ise arıları besleyecek ürün bulmakta zorlandılar. Gelen yardım çağrılarına biz de TOBB Kadın Girişimciler Kurulu olarak kayıtsız kalmadık, kim ne kadar yardım edebilir diye duyurular yaptık ve yardımlar toplamaya çalıştık. Ben de naçizane stokumuzdaki bir ton şekeri göndererek yardımda bulunmaya çalıştım. Biz TOBB Kadın Girişimciler Kurulu olarak üzerimize düşen ne varsa yapacağız ve yapmaya devam edeceğiz. Arıcılarımızın her zaman yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
“16 TON ŞEKERİN 10 GÜNLÜK SÜREÇTE VERİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ”
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin son iki yılda arıcılar ve arıcılık sektörü olarak önemli afetler yaşadıklarını belirterek, “Bu dönemde yanımızda olan, destek veren STK ve kurumlara müteşekkiriz. Bu afetlerin etkilerini ise Aralık ayından itibaren yoğun olarak görmeye başladık. Arıcılarımız ve arılarımız şekere ulaşamadı. Kış sürecinde bazı arılarımız kurtuldu, bazı arılarımız öldü. Bu duruma kayıtsız kalmayan STK ve kurumların topladığı 6,5 ton şeker arıcılarımız arasında bölüştürülerek 1,9’ar kilogram olarak arıcılarımıza dağıtıldı. Tabii maalesef bu çok yetersiz bir rakam. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığımıza minnetlerimi sunuyorum. Özellikle geçen hafta bakanlığımızın kararı çerçevesinde 2021-2022 desteklerine ilaveten 16 ton daha Türkiye arıcısına verilmek üzere destek kararı çıktı. Ancak şunu da söylemeden geçemeyeceğim bu 16 ton şekerin 10 günlük süreçte verilmesini Türk arıcısı olarak talep ediyoruz” diye konuştu.
“ARICILIK MASASI KURULDU”
BEE'O Propolis kurucusu ve Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, son yıllarda yaşanan orman yangınları ve sel felaketleri yüzünden bitki örtüsü ve arıcılık sektörünün olumsuz yönde etkilendiğini kaydetti. Kendilerinin de bu doğal afetlerden etkilenen arıcılara gerekli yem desteğini sağlamak için çalışmalarına başladıklarını ve yardım desteklerini arttırdıklarını aktaran Samancı, "Arıların doğa ve insan yaşamı için önemini biliyor, sektörümüzü ve arıcılarımızı önemsiyoruz. Bu minvalde yaptığımız çalışmalardan kısaca bahsetmek istiyorum; ilk olarak sözleşmeli arıcılarımıza ve sözleşmesi olmayan arıcılarımıza da doğrudan nakdi ve ayrıca arıcılık malzemesi yardımında bulunduk. 21 Ağustos 2021 tarihinde Muğla’da 'Yangının Arıcılık Sektörüne, Çam Balı Üretimine Etkileri ve Yapılması Gerekenler' panelini Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği, Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği ve Güvenilir Ürün Platformu ile gerçekleştirdik. Ayrıca Marmaris Belediyesi ve Ahbap Derneği’nin düzenlediği ‘Orman Yangınlarını Önleme ve Yanan Alanların Restorasyonu Çalıştayı’nda arıcılık masasının kurulmasını sağladık” ifadelerini kullandı.
“ÜLKEMİZDE ARI ÜRÜNLERİ ÜRETİMİNE KARŞI VİZYONUMUZ GENİŞ OLMALI”
Düşük maliyette şeker ihtiyacının karşılanması için TÜRKŞEKER ile görüşmeleri planladıklarını belirten Samancı, “Arı Yetiştiricileri Birliği üzerinden limitli düşük fiyatlı şeker alımın gerçekleştirmiş olduk. Biliyoruz ki, arılar ekosistem ve yeşil bitki örtüsünün sürdürülebilirliği açısından en önemli canlılar. Einstein’ın da dediği gibi, 'Arı yoksa yaşam da yok'. Arıları korumalı ve yeşil bitki örtüsünü yeşertmeliyiz. Ülkemizde arı ürünleri üretimine karşı vizyonumuz geniş olmalı. Çünkü özellikle propolis, arı sütü, polen ve arı zehri üretimi ile ilgili ciddi bir üretim potansiyeli var. Bu potansiyeli etkili kullanabilmek için arıcımıza gerekli desteği vermeli ve kodeks çalışmalarını hızlandırmalıyız. Tebliğleri oluşturur ve üretimi teşvik edersek dünyaya ihraç etme şansımız çok yüksek çünkü Anadolu arı ürünlerinin kalitesi hiçbir yerde yok” dedi.
“DAMIZLIK İŞLETMELERİ ARICILIK SEKTÖRÜNE ETKİLİ CEVAP VEREMİYOR”
Kapanış konuşmasını yapan TAB Başkanı Ziya Şahin, arıcılık sektöründe yaşanılan diğer sıkıntılardan da bahsetmek istediğini belirterek şöyle konuştu:
"Tarım ilaçları sektörde önemli bir sıkıntı. Tarım ilaçları nedeni ile arılarımızı kaybediyoruz, denetimlerin sıklaştırılması gerekiyor ayrıca çiftçilerle arıcıların buruşturularak çözüm önerileri geliştirilmesi gerekiyor. İklim değişikliği de sektörün önündeki engellerden. İki ay önce Alanya'da iklim değişikliğine karşı bir çalıştay yaptık. Küresel iklim değişikliğinden en önemli şey dirençli arıların varlığı. Türkiye Arıcılar Birliği'nin elinde bu konuda hazırlanmış önemli bilgi ve veriler var, arıcılarımız bunlardan faydalanabilirler. Ayrıca damızlık konusu önemli bir sıkıntı, dünyada 27 arı tipinin 6 tanesi Türkiye’de bulunuyor. 8 milyon koloni varlığımız var, ancak 6-7 tane damızlık işletmemiz var. Bu işletmeler maalesef arıcılık sektörüne etkili cevap veremiyor, buna çözüm olarak arıcılarımız yurtdışından kaçak damızlık arı getiriyor. TAB olarak başlattığımız ıslah projeleri çerçevesinde kayıtları topluyoruz ve ıslahta kayıt sistemi geliştiriyoruz. Bal üretim alanlarının genişletilmesi ise önceliğimiz olmalı, birim kovandan aldığımız bal miktarını 20-25 kilolara çıkarmazsak kazanamayız. Bunun için Geven, ayçiçek ve çam balı alanlarının genişletilmesi gerekiyor. Dünyanın en kaliteli balları Türkiye’de bu balların kovan başı verimini yükseltmek, bal üretim alanlarının genişlemesinden geçiyor."
EKİNLİKTEKİ DİĞER KONUŞMACILAR
"Arıcılığın Güncel Durumu ve Gelecek Vizyonu" isimli ilk oturum, Güvenilir Ürün Platformu Genel Sekreteri Elif Attepe moderatörlüğünde gerçekleşti ve TAB Saha Koordinatörü Alim Tutar, DAGEM Müdürü Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu ve TAB Genel Başkanı Ziya Şahin konuşmacı olarak yer aldı.
İkinci oturumda "Ulusal ve Uluslararası Kodeks Çalışmaları" konu başlığı ele alındı. Moderatörlüğünü gazeteci Mehmet Uluğtürkan’ın yaptığı ikinci oturumda Tarım Bakanlığı Gıda İşletmeleri Kodeks Daire Başkanı Selim Kaplan, Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Doç. Dr. Aslı Özkök, Muğla Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Öztürk ve Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı konuşmacı olarak yer aldı.
Üçüncü ve son oturumun moderatörlüğünü gazeteci Gürkan Akgüneş üstlenirken, Karadeniz Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. Sevgi Kolaylı ile zincir marketlerin Ürün Güvenliği ve Çevre Yönetimi Grup Müdürü ile Market Kalite Güvence Müdürleri konuşmacı olarak yer aldı.
İHA