Zehra TEKECİ/İrem GÜNEYBAZ

Yaklaşık 8 yıldır Konyaaltı ilçesine Pınarbaşı Mahallesi’nde yaşayan Sevda Mutlu’nun şubat ayında yıllık kira sözleşmesi sona erdi. Sözleşmeyi yenilemek için ev sahibi M.S. ile görüşen Mutlu, ev sahibinin bin 800 Türk lirası kirayı 3 bin Türk lirasına çıkarma talebiyle karşılaştı. Babasının emekli maaşı ile geçinen ve bir kızını üniversitede okutan Mutlu, bu talebi kendisini zorlayacak olsa da kabul etmek zorunda kaldı. İddiaya göre ise ev sahibi M.S. ise Mutlu’nun teklifi kabul etmesi üzerine 500 liralık bir artış daha yapmak istedi. Mutlu ise 3 bin 500 Türk lirası kira bedelini ödeyemeyeceğini söyleyince ise ev sahibi kendisini mahkeme yoluyla evden çıkaracağını söyledi.

18 Mayıs sabahı gözünü kapasına dayanan icra memurlarıyla açan ve büyük bir şok yaşayan kadının kabusu tam da o an başladı. İki çocuk annesi Sevda Mutlu kızının nişan elbisesini bile katlayıp koyamadan apar topar evinden kapı dışarı edildi.

“ELİME HİÇBİR EVRAK ULAŞMADI”

Konuya ilişkin Lider Medya’ya özel açıklamalarda bulunan Sevda Mutlu, 8 yıldır aynı dairede oturduğunu ve yıllardır kira süresini bir gün bile geçmeden ödediğini anlattı. Mutlu, şubat ayında ev sahibinin kendisini evden çıkarmak için girişimlerde bulunduğunu iddia ederek, “Ev sahibim sözleşmemizin bitiminden önce beni aradı. Kiramı bin 800 liradan, 3 bin 500 liraya çıkaracağını söyledi. Ben de ona nasıl ödeyemeyeceğimi, biraz daha fiyatı düşürmesini söyledim.  Kendisi o zaman mahkemede görüşelim dedi. O günden sonra her gün e- devlet uygulamasını kontrol ettim. Kızımın nişanına 3 gün kala izin için muhtara gittim orada da bana gelen bir belge yoktu. Ya da bana ulaşması engellendi” diye konuştu.

“PİJAMALARIMLA SOKAĞA DÜŞTÜM”

Kızının nişanı için hazırlıkları sürerken bir sabah kapısında icra memurlarını gördüğünü ifade eden Mutlu, “Ben olmadan tahliye kararı gelmiş. Bana hiçbir belge ulaşmadı. Apar topar baskına gelmiş gibi benim evimden çıkardılar. Pijamalarımla sokağa düştüm. O sırada ‘kızımın nişanı var 1 hafta müsaade edin çıkacağım’ dedim. Yeminler ettim ama beni dinlemediler. Biz dilenci değiliz, sokağa atılacak ne yaptık? Hiç mi hatırımız yoktu. Çocuğumun nişanı için aldığımız fincan takımlarına kadar kırıldı. Başkasının evinde nişan yapmak zorunda kaldım. Kızlarımın günahı neydi? Ben babasının emekli maaşı ile geçinen bir kadınım. Benden ne istediniz?” ifadelerini kullandı.

“EŞYALARIM 3 GÜN TIRDA BEKLEDİ”

Eşyalarının hemen evinin karşısında bulunan pazar alanına yığıldığını ve çoğunun da zarar gördüğünü vurgulayan Mutlu, şunları kaydetti: “Eşyalarımı karton kutulara tıkıp sokağa attılar. Bu kanunda biz de insanız, neye uğradığımı şaşırdım. Sokaktaki köpeğe bile acıyoruz. İnsanda biraz merhamet olmalı. Bana bu yaşattıkları inşallah o insanların yanına kalmaz. Kalacak yerim, eşyalarımı koyacak bir evim bile yoktu. 3 gün boyunca eşyalarım tırda bekledi. Şimdi bin bir zorlukla bulduğum ilk eve taşındım. Evim gitti, eşyalarım gitti. Ben şimdi nasıl geçineceğim, bir sürü borcum oldu bu süreçte onları nasıl ödeyeceğim. Bana kim yardım edecek?”