‘Antik Perge’de çalışmalar tamamlandı
Anadolu’daki en düzenli Roma dönemi kentleri arasında yer alan ve 78 yıldır kazıların devam ettiği Perge Antik Kenti’ndeki 5 bin kişilik stadyumun arenasındaki çalışmalar tamamlandı.
Antalya'nın Aksu ilçesindeki Perge Antik Kenti'nin bir dönem
Pamfilya bölgesine başkentlik yaptığı biliniyor.
Anadolu'daki en düzenli Roma dönemi kentlerinden biri
olmasının yanı sıra mermer heykeltıraşlığıyla da ünlü kentte, 1946'dan beri
kazı çalışmaları yürütülüyor.
Şehir merkezindeki önemli anıtsal yapıların gün ışığına çıkarıldığı, kuleleri, tiyatrosu, stadyumu, hamamları, anıtsal çeşmeleri ve sütunlu caddesiyle geçmişin kapılarını aralayan antik kent 2009'dan beri UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alıyor.
Eski ihtişamına kavuşması için kazı, onarım ve restorasyon
çalışmalarının devam ettiği Perge'de, 30 bin kişilik stadyumun arena alanındaki
çalışmalar tamamlandı.
Perge Antik Kenti Kazı Başkanı İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedef Çokay Kepçe,
AA muhabirine, milattan önce beşinci binden itibaren insan izlerine rastlanan
Perge'nin, caddeleri, sıralı dükkanları, çeşmeleri, hamam ve okullarıyla da
antik Roma dönemine tarihlendiğini anlattı.
Kepçe, kentin görkemli yapıları ve Antalya Müzesi'ni
dolduran heykelleriyle dikkat çektiğini belirterek, 78 yıldır farklı
alanlarında kazı çalışmalarının devam ettiğini aktardı.
Son yıllardaki en önemli çalışma alanlarından birinin 30 bin
kişilik stadyum alanı olduğunu dile getiren Kepçe, "Arenada daha önce Müze
öncülüğünde kazı çalışmaları başlamıştı. Biz çalışmaları bu yıl artık
tamamlayabildik. Stadyum içerisinde oldukça düzgün bir şekilde görülen 5 bin
kişilik arenayı açığa çıkarttık. Şimdi yavaş yavaş stadyumun diğer alanlarına
doğru kazı çalışmalarını genişleteceğiz. Stadyum tonozların üzerine oturuyor.
Buradaki toprak dolguyu da boşaltarak stadyumu kente yeni bir yapı olarak
kazandırmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Alan içerisinde de tarihe ışık tutan bulgulara
rastladıklarını dile getiren Kepçe, şöyle konuştu:
"Arenanın özellikle ortasında kare şeklinde, içerisinde
çukurlar olan taş bloklar dikkat çekici. Bloklar, tiyatrolarda da zaman zaman
karşımıza çıkıyor. Bunların vahşi hayvanlarla yapılan mücadeleler için
kullanılan bloklar olduğunu düşünüyoruz. Arkadaşlarımız bununla ilgili bir
makale hazırlıyor. Tamamlandığında bilim dünyasına tanıtacağız. Aynı zamanda da
stadyum yapısının iç kısmındaki alanda da kazı çalışmalarına devam
hedefliyoruz. Bu yıl içerisinde stadyumun tamamlanmasını planlıyoruz."
LİMAN BÖLGESİNDE
SONDAJ ÇALIŞMALARI YAPILIYOR
Kentte kazıların yanı sıra belli araştırma projelerinin de
başlatıldığını aktaran Kepçe, "Kentin çok erken dönemlerden itibaren
ticaret limanı olmasını sağlayan, Aksu Nehri'nin kenarında olması beklenen bir
limanı var. Bunu anlamak ve kıyı çizgisini görebilmek için bölgedeki diğer
antik kentlerle beraber bir projenin içerisindeyiz. Ege Üniversitesi Coğrafya
Bölümü'nden akademisyenler sahilde ve bu kıyı çizgisinin nereye kadar
yaklaştığını anlamak için sondaj çalışmaları gerçekleştiriyorlar."
bilgisini verdi.
TAŞLAR ÜZERİNDEKİ
YAPRAK FOSİLLERİ İNCELENİYOR
Antik kentin yapılarındaki taşlar üzerindeki incelemelerde
çeşitli yaprak fosilleri keşfedildiğini belirten Kepçe, şunları kaydetti:
"Kenti oluşturan yapıların birçoğu traverten bloklardan
inşa edilmiş. Bu bloklar nispeten yumuşak dokulu taşlar. Üzerlerinde çeşitli
bitkilerin yapraklarının fosilleşmiş kalıntıları var. Bu yaprak fosillerinin
kaç tür olduğunu saptamaya çalışıyoruz. Saptadığımızda burada bir iklim
çalışması gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Bununla ilgili İstanbul Üniversitesi
Cerrahpaşa'dan akademisyenlerimiz 4 yıldır hangi tür yaprakların burada var
olduğunu tespit etmeye çalışıyor. Yaklaşık 20 tür tespit ettiğimizde iklim
çalışması gerçekleştirebileceğiz. Bu 20 türün 16 tanesini bulduk."
Öte yandan Kepçe, antik kentin M.S. 2. yüzyıla tarihlenen
çeşmesi Kestros'tan yeniden su akması için geçen yıllarda başlatılan teknik
çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
AA