Antalyalıların 29 Ekim coşkusu
Antalya’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları heyecan ve gurur dolu anlara sahne oldu. Antalyalılara seslenen Vali Hulusi Şahin, “Türkiye düşmanlarına ve onların içimizdeki iş birlikçilerine inat daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz. Bölücülere inat daha çok birleşeceğiz. Birleştikçe güçleneceğiz. Bir ve büyük olacağız” dedi.
29 Cumhuriyet Bayramı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 101’inci yıl dönümü dolayısıyla Antalya’da kutlama programları düzenlendi. Antalya Valiliğinde tebrikatı kabul programı düzenlendikten sonra 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında Cumhuriyet Caddesi’nde geçit ve anma töreni yapıldı. Antalya’nın 19 ilçesinde de düzenlenen çeşitli etkinliklerle Cumhuriyet Bayramı coşkusu paylaşıldı.
100 YILLIK HUZUR VE
GÜVEN ADASI
Cumhuriyet Caddesi’nde yapılan kutlama programında günün
anlam ve önemine binaen konuşma yapan Antalya Valisi Hulusi Şahin,
Antalyalılara seslenerek herkesin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. Şahin,
“Kıymetli kardeşlerim Türkiye, dört tarafı ateşle kanla ve gözyaşıyla çepeçevre
kuşatılmış bir coğrafyada 100 yıldır huzur ve güven adası olarak mevcudiyetini
muhafaza ediyor. Türkiye sadece bir asır önce adeta bitmiş ve tükenmiş bir
ulustan tekrar dünyada sözü geçen hakkı hakikati vaaz eden zalimlerin yüzüne
adaleti haykıran hür ve müstakil bir devlet olarak tarih sahnesinde yerini
alıyor” dedi.
CUMHURİYETİMİZİN
TEMEL FELSEFESİ
“Bu büyük başarının sırrı Cumhuriyetimizin kurucu
değerlerinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin üzerinde yükseldiği temel felsefede
gizlidir” diyerek sözlerine devam eden Şahin, “Bu kurucu değerler İstiklal
Harbi’ni büyük zaferle tamamlayan, bu zafer üzerine irfanla yeni devleti inşa
eden o büyük ve şanlı neslin kurucu babalarımızın eseridir. Bu değerlerin ilki
millet tanımıdır. 20’nci yüzyılın ilk yarısında dünyayı hakimiyeti altına alan
temel görüş ırkçı, saldırgan, ötekileştirici bir millet tasavvuruydu. İtalya'da
faşizm, Almanya'da nasyonal sosyalizm ve benzeri ideolojiler kendi ırklarını
üstün görürler ve diğer milletlerin kendilerine hizmet etmek üzere
yaratıldığına inanırlar. Bu düşüncelerin egemen olduğu devletlerin 20’nci
yüzyılın ilk yarısında dünyayı nasıl felakete götürdüğünü hepimiz biliyoruz. Bu
ve benzeri zihniyetlerin hakim olduğu o yıllarda Cumhuriyeti kuran irade ise
Büyük Atatürk'ün veciz ifadeleriyle şöyle söylüyordu; ‘Türkiye Cumhuriyeti'ni
kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.’ Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu,
Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir ırkın evlatları hep aynı
cevherin damarlarıdır” dedi.
CUMHURİYETİN KURULUŞ
SÜRECİNİ ANLATTI
Bu kapsayıcı, kucaklayıcı, ortak kültür, ortak tarih ve
ortak gelecek tasavvuru etrafında birleştiren millet anlayışının 1924'ten
itibaren anayasalarda da yerini aldığının altını çizen Şahin, “Halen yürürlükte
olan ve hepimizin sadakat yemini ettiğimiz Anayasamızın 66’ncı maddesi kimlik
tartışmalarına son noktayı koyuyor. Türk devletine vatandaşlık bağıyla bağlı
olan herkes Türk’tür Türkiye devletinin üzerine inşa edildiği diğer bir temel
kaide ise Milli İrade anlayışıdır. Hatırlayınız Milli Mücadele şu cümle ile
başlamıştı; ‘Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracak.’ Bu
anlayış ile yola çıkan Mustafa Kemal ve arkadaşları öncelikle Ankara'da Millet
Meclisi'ni kurdular. İşte o Gazi Meclisi sayesinde dört tarafı, dört tarafa
dağılmış milli kuvvetler bir araya geldi. Önce düzenli ordu kuruldu, İstiklal
Harbi kazanıldı ve ardından Cumhuriyet ilan edildi” diye konuştu.
“HİÇBİR KİŞİ VE
ZÜMREYE İMTİYAZ VERİLEMEZ”
“Milli iradenin tecelligahı Türkiye Büyük Millet
Meclisi'dir” diyerek konuşmasına devam eden Şahin, “Hiçbir kişi ve zümreye
imtiyaz verilemez. İşte bu ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ anlayışının
sonucu olarak Cumhuriyetimiz kuruldu. Ve Anayasa’da ifadesini bulan temel nitelikler
ile taçlandırıldı. Bu nitelikler sosyal devlet, hukuk devleti, layıklık,
demokrasi, adalet, toplum huzuru, Atatürk milliyetçiliği ve insan hakları gibi
Anayasamızın 2’nci maddesinde sayılan değiştirilemez niteliklerdir. Saymaya
başlamışken değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez hükümleri diğer
hükümleri de belirtmeden geçemeyeceğim. Türkiye devleti ülkesi ve milleti ile
bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı Ay Yıldızlı al bayraktır. Milli
Marşı İstiklal Marşıdır. Başkenti Ankara'dır. Değerli kardeşlerim bu hükümlerin
koruyucusu her şeyden ve herkesten önce büyük Türk milletidir. Milletimizin her
bir ferdi bu değerlerin koruyucusu ve yılmaz savunucusudur” diye belirtti.
“HAİNLERE İNAT DAHA
FAZLA ÇALIŞACAĞIZ”
Nitekim 40 yıldır binlerce evladımızı elimizden alan büyük
ekonomik ve sosyal kayıplara neden olan bölücü terör bizi birbirimize
düşüremediyse bunun sebebi bizim millet tasavvurumuzun sağlandığı milletimizin
feraseti ve yüksek idrak kabiliyetidir. En son olarak şunu ifade etmek isterim;
bundan bir hafta kadar önce hepimizin gurur kaynağı bu coğrafyada özgürce
yaşamamızın garantisi olan Milli Savunma Sanayimizin göz bebeği bir
kuruluşumuza TUSAŞ’ımıza bölücü teröristler tarafından hain bir saldırı
yapıldı. 5 vatan evladını yitirdiğimiz bu alçak saldırıdan hemen sonra çalışma
arkadaşlarını şehit veren mühendislerimizin dünyaya haykırışı manidardır.
Hainlere inat daha fazla çalışacağız, daha fazla üreteceğiz. Değerli
kardeşlerim kıymetli Antalyalılar biz de buradan Antalya Cumhuriyet Meydanı’ndan
haykırıyoruz. Türkiye düşmanlarına ve onların içimizdeki iş birlikçilerine inat
daha çok çalışacağız, daha çok üreteceğiz. Bölücülere inat daha çok
birleşeceğiz. Birleştikçe güçleneceğiz. Bir ve büyük olacağız. Geleceğin Türk
Yüzyılını birlikte inşa edeceğiz. Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun. Ne mutlu
Türk'üm diyene” diyerek sözlerini noktaladı.