Antalya ramazana hazır
Ağırladığı turist sayısıyla dünyanın en önemli 5 turizm destinasyonundan biri olan Antalya, tarihi camileri ve dini yapılarının yanı sıra Anadolu'nun İslamlaşma sürecinde tarihi kişiliklere ev sahipliği yapmasıyla da öne çıkıyor.
Her yıl milyonlarca turistin ağırlandığı Antalya, ramazan ayına kentte girecekler için dikkat çekici seçenekler sunuyor.
Ramazanı kent merkezinde geçirecek ziyaretçiler, Kaleiçi'nde
"Fethin sembolü" olarak anılan Şehzade Korkut Camisi'ni gezip
milattan sonra 6'ncı yüzyılda kilise olarak inşa edilen ve fethin ardından
camiye çevrilen eserin farklı mimarisini inceleyebilir.
"Yivli Minare" olarak da bilinen Alaaddin
Camisi'nin ziyaretçileri, içinde oluşturulan cam alandan tarihi su kanallarını
inceleyebilir. "Sultan Alaaddin Camisi" olarak bilinen Zafer
Sokak'taki 3 nefli bazilikadan çevrilen caminin kubbelerindeki bugüne kadar
korunan figürler görülebilir.
Bölgede 1249'da yapılan Ahi Yusuf Mescidi, 1250'de inşa
edilen Karatay Medresesi, 1570'de yaptırılan Murat Paşa Camisi de görülmeye
değer İslam eserleri arasında yer alıyor.
Ayrıca Anadolu'daki 5. örneği olmasıyla en önemli
mevlevihaneler arasında gösterilen Antalya Mevlevihanesi de ramazanı kentte
geçirecekler için ziyaret edilebilecek mekanların başında geliyor.
Mevlevihane'de haftanın belirli günlerinde ney dinletileri,
sema ayinleri, tefsir, hadis ve divan okumalarıyla mekanın manevi iklimi
yaşatılmaya devam ediyor.
İlçeleri de İslam eserleri yönünden zengin olan kentte,
Alanya'da Kale Camisi, Emir Bedrüddin Camisi ile Alanya Kalesi'nde yer alan
Akşebe Sultan Mescidi de görülmeye değer eserler arasında bulunuyor.
Serik'teki Sillyon Antik Kenti'nde bulunan ve Selçuklu
dönemine tarihlenen mescit de ziyaretçilerin merakını cezbediyor.
Özellikle Osmanlı döneminde önemli bir merkez olarak ön
plana çıkan Elmalı'da Ömer Paşa Camisi, Vahib-i Ümmi ve Sinan-ı Ümmi türbeleri,
görülecek mekanlar arasında yer alıyor.
Akseki'nin Sarıhacılar Mahallesi'ndeki ahşap ve taş
işçiliğiyle görenleri hayran bırakan 600 yıllık cami de her yıl binlerce kişi
tarafından ziyaret ediliyor. Cami, tek parça katran ağacından yapılan minberi,
duvarlarına yerleştirilen küpler sayesinde sahip olduğu akustiğinin yanı sıra
Osmanlı Padişahı Sultan Reşad'ın hediye ettiği sancakla da ilgi çekiyor.
ANTALYA'YA YOLU DÜŞEN ANADOLU'NUN MANEVİ
MİMARLARI
Anadolu'nun İslamlaşması ve tasavvuf öğretisinin öğrenilmesi
sürecinde büyük rol oynayan Abdal Musa, Vahib-i Ümmi, Sinan-ı Ümmi gibi
tasavvuf öğretisinin önemli isimleri ile Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Ahmet
Hamdi Akseki ve 8. Diyanet İşleri Reisi İbrahim Bedrettin Elmalı gibi önemli
din bilginleri de Antalya'da doğdukları ya da yaşadıkları bilinen isimler
arasında yer alıyor.
Niyazi Mısri gibi birçok tasavvuf bilginini yetiştiren ve
özellikle Kutb-ül Meani eseriyle tasavvufta önemli konuma sahip Sinan Ümmi de
Elmalı'da yaşadığı bilinen bir başka isim.
"Hak Dini Kur'an Dili" adlı meşhur tefsiriyle
bilinen Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır da Antalya'da yetişen önemli din
bilginleri arasında yer alıyor. Yazır'ın hatırası, Hamdi Yazır Müzesi'nde hat
eserleri, tefsirinin ilk baskı nüshası ve bazı kişisel eşyası sergilenerek
yaşatılıyor.
RAMAZAN BAYRAMI'NDA FETHEDİLEN BİR ŞEHİR
Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Ana Bilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ögke, AA muhabirine, ikinci fetih sırasında
Selçuklu ordusu tarafından 1215 yılı ramazan ayının ilk günü kuşatılan ve
Ramazan Bayramı'nın ilk günü fethedilen Antalya için bu ayın özel yerinin
olduğunu söyledi.
Ögke, Antalya'nın Türk - İslam beldesi olmasında ramazanın
manevi ikliminin büyük payının bulunduğuna dikkati çekerek, fetihle birlikte
çok sayıda İslam eserinin kente kazandırıldığını kaydetti.
Antalya'daki birbirinden değerli İslam eserleri arasında
Mevlevihane'nin de özel yerinin olduğunu ifade eden Ögke, "İrfan
Meclisi" adı altında haftanın belirli günlerinde gerçekleştirilen
faaliyetlerin Antalya'nın manevi iklimini yaşamak isteyenler için önemli bir fırsat
sunduğunu söyledi.
Antalya'daki tarihi derinliği bulunan dini yapılardan
bazılarında itikafa girme imkanının da olduğunu belirten Ögke, dileyenlerin
Antalya Müftülüğünce önceden belirlenen bu mekanlarda itikafa girebileceklerini
dile getirdi.
Ögke, fakülteleri bünyesinde yapılan yüksek lisans tezi
çalışmasında Antalya'da yaşamış, bugünlere tekke ya da türbeleri ulaşan 70'ten
fazla veli zatın yaşadığını tespit ettiklerini anlatarak, şöyle konuştu:
"İlk bakışta Antalya, deniz, kum, güneş ve turizm şehri
gibi görünüyor ki öyledir de günümüzde ama tarihine baktığımızda adeta her
köşesi maneviyat iklimiyle yoğurulmuş. Özellikle Elmalı ve Akseki yöreleri,
Antalya'nın ilim ve irfan merkezleri. Elmalı, Sinanı Ümmi, Vahib Ümmi
Hazretleri, Eroğlu Nuri, Abdal Musa gibi isimler ile manevi ve irfani yönden
Anadolu'nun gelişmiş bir yöresi. Akseki ise medreseleri ve ilim geleneğiyle öne
çıkan bir yer."
Ögke, Antalya'nın coğrafi olarak bir yanda Elmalı, diğer
yanda Akseki ile hem ilim hem de irfan yönüyle kuşatıldığını sözlerine ekledi.
AA