ANTALYA’NIN EZBER BOZAN KRALİÇELERİ!

Onlar şiddetin ve ölümün en büyük mağdurları. Haklı oldukları davada can veren, sesleri biraz yükselse hayatın en acımasız yüzüyle tanışan kadınlarımız. Onlara “Yapamazsın” dedikleri ne varsa azimle yaptılar. Sevginin timsali olan kadınlarımız hayallerinin peşinden gitmek için önlerine çıkan her engeli aştı. Kimi polis, kimi otobüs şoförü, kimi ise hayvancılık sektöründe ekonomiye can katıyor.

Önyargıları yıkarak, gücünü gösteren kadınlar başarılarını kanıtlamaya devam ediyor. 14 yıl önce 4 bileziğini satarak hayvancılık işine giren ve milyonluk servetin sahibi olan Fatma Öncel ile çocukluk hayali olan şoförlüğü meslek edinen Hanife Üzüm, kadınların istedikten sonra her işin üstesinden gelebileceğini aktardı. Azimli kadınlar, “Kadınlar ayaklarının üzerinde durmalı. Yılmadan çalışmalı” diye konuştu

Polis eşinin tayinin çıkmasının ardından Antalya’ya yerleşen ve eşine destek olmak amacıyla hayvancılık işine başlayan 3 çocuk sahibi 43 yaşındaki Fatma Öncel, başarısıyla herkese örnek oldu. Öncel, azmi ve mücadelesi sayesinde kadınlara yol gösterirken, hayalini kurduğu mesleği yapan otobüs şoförü 2 çocuk annesi Hanife Üzüm önyargıları yıktı. Bir sonraki hayalinin TIR sürmek olduğunu belirten Üzüm de mesleğiyle gurur duyduğunu dile getirdi.

MİLYONLUK SERVETE ULAŞTI

Yaklaşık 14 yıl önce bileziklerini satarak, 1 inekle hayvancılığa başlayan Öncel, zamanla yaklaşık 40 dönümlük arazide 1 milyon liralık servetin sahibi oldu. 150’ye yakın büyükbaş hayvanının yanı sıra keçi ve tavukları bulunan azimli kadın, kendisine hayvan çiftliği kurdu. Antalya’ya yerleştikten sonra evde oturmaktan sıkıldığını ve çalışmaya karar verdiğini anlatan Öncel,  “Eşimin tayini Antalya’ya çıktıktan sonra buraya yerleştik. Benim evde canım sıkılıyordu. Evim de hayvancılığa müsaitti. Komşumuzun inekleri vardı.  Onları gördüm imrendim ve bende yapmaya karar verdim.  Bileziklerimi bozdurup 1 inek aldım. Onun sayesinde 14 yıldır bu işi yapıyorum. Yaklaşık 40 dönümlük arazide hayvancılık yapıyorum. Bir inekle başladım şu anda 150’ye yakın büyükbaş hayvanım var. Şimdi kaz işine girdim. Kuluçka makinesi aldım, üretim yapıyoruz. Süt, yumurta satarak hayatıma devam ediyorum” ifadelerini kullandı.

“BAŞARI KOLAY ELDE EDİLMİYOR”

Kadınların istedikten sonra her işi yapabileceğini belirten başarılı kadın Fatma Öncel, “Kadınlar çalışsın, eşlerinin eline bakmasın. Hiçbir işin ayıbı yok.  Müşterilerimin bazıları ‘Eşin memur sen neden bu işi yapıyorsun’ diyor. İşin ayıbı olur mu? İnsan sevdiği mesleği yapmalı. Ben hayvancılığı seviyorum. Kadınlar her işi yapabilir. Yeter ki istesinler. Ellerinden ne iş geliyorsa o alana yönelsinler. Ben ilk çalışmaya başladığım dönemler hiç para kazanamıyordum. Her şey zamanla oluyor. Çabalamak, sabretmek gerekiyor. Hayvancılığa başladığımda benim hiç malzemem yoktu. Bir ineğimle süt makinam vardı. Ancak 14 yıl boyunca çalıştım ve traktörlerimi gerekli makinelerimi aldım. Benimde üzüldüğüm, yıprandığım zamanlar oldu ama hiçbir zaman pes etmedim. Zaman zaman bırakmayı da düşündüm ama o kadar emek verdikten sonra bırakılmıyor. Başarı kolay elde edilmiyor” dedi.

“BENİ ANNELERİ OLARAK GÖRÜYORLAR”

Hayvanlarıyla arasında duygusal bir bağ olduğunu kaydeden Öncel, “Hayvanlarım çocuklarım gibi. Beni gördükleri zaman bağırıyorlar. Beni anneleri olarak görüyorlar. Hayvanlar insanlardan daha gerçekçi duygular besliyor. İyi ki dışarda başka bir işte çalışmamışım. Hayvanlarla birlikte olmayı daha çok seviyorum. Bazen hastalanıyorlar çok üzülüyorum. Onlarla aramda çok farklı bir bağ var. Hastalandıkları zaman da onlara ben bakıyorum. Veterinerden ilaçlarını alıp tedavileriyle kendim ilgileniyorum. Doğumlarını da kendim yapıyorum.  Çok zor durumda kalmadıkça veteriner çağırmıyorum”  diye konuştu.

ÖNYARGILARI YIKTI, İŞİNE SARILDI

Halk otobüsünde şoför olarak çalışan evli 2 çocuk annesi 35 yaşındaki Hanife Üzüm ise, arabalara karşı küçüklükten itibaren hevesi olduğunu belirterek, bir sonraki hayalinin TIR sürmek olduğunu söyledi. Zaman zaman insanların önyargılarına maruz kaldığını anlatan Üzüm, mesleğiyle gurur duyduğunu aktardı. Yaklaşık 1 yıldır halk otobüsünde şoför olarak çalışan ve bir sonraki hayalinin TIR sürmek olduğunu söyleyen kadın şoför, “Kız çocukları küçükken bebekleriyle evcilik oynar, bense oyuncak arabalarla oynardım. Araba bende küçüklükten gelen bir heves, bende bu hevesi mesleğe dönüştürmeye karar verdim. Şimdiki hayalim ise TIR sürmek” dedi.

“ERKEKLERİN YAPTIĞI HER İŞİ YAPARIZ”

Kadınların istedikten sonra her mesleği yapabileceğini vurgulayan Hanife Üzüm, zaman zaman insanlardan olumsuz tepki aldığına değindi. Üzüm, “Şoförlüğü sevdiğim için bu alanda severek yapabileceğim bir iş arıyordum. Mesleğe küçük araçlarla başladım. İlk önce VİP ardından servis araçlarına geçtim ve şimdi halk otobüsünde çalışıyorum. Herkes önce şaşırıyor. Yanlış mı gördük diye düşünerek tekrar dönüp bakanlar oluyor. Genelde olumlu tepkiler aldım. Gurur duyduğunu söyleyen çok hemcinsim oldu. Ancak kadın şoför diye binmek istemeyenler de oldu. Zaman zaman ‘Elinin hamuruyla erkek işinde ne işin var’ gibi olumsuz tepkiler aldım. Yine de severek yapınca insan her işin üstesinden gelinebiliyor. Daha fazla kadını bu tür mesleklerde görmek istiyoruz. Çünkü kadın istedikten sonra erkeklerin yaptığı her mesleği yapabilir” ifadelerini kullandı.

FATMA ARSLAN