ANSİAD’IN 2021 YILI TEMASI İKLİM VE ÇEVRE
ANSİAD, ‘İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Çevre’ konulu kahvaltılı basın toplantısı gerçekleştirdi. ANSİAD Başkanı Akın Akıncı, iklim kriziyle yüzleşmemiz gerektiğini ve acilen önlemler alınması gerektiğini vurguladı.
Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği(ANSİAD), düzenlediği kahvaltılı basın toplantısında son günlerin en büyük sorunlarından biri olan 'İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Çevre' konusunu 2021 yılı çalışma teması olarak belirledi. Bu kapsamda, toplum bilinci oluşturmak ve Antalya ve bölgede ilgili tüm kamu kurumları ve sivil toplum örgütlerini de harekete geçirmek amaçlı ANSİAD İklim Değişikliği ve Çevre Çalışma Masası kuruldu. Toplantıya, ANSİAD Başkanı Akın Akıncı, yönetim kurulu ve ANSİAD İklim Değişikliği ve Çevre Çalışma Masası'nda görev alan bilim insanlarının katıldı.
“ACİL ÖNLEMLER ALINMALI”
Toplantıda konuşan ANSİAD Başkanı Akın Akıncı, iklim kriziyle acilen yüzleşmemiz gerektiğini açıkladı. Başkan Akıncı, gerekli inceleme ve çalışmalara başlamak ve yeterli finansmanların oluşturmasının önemini anlattı. Paris İklim Anlaşması nezdinde ortaya konulan hedeflerin 2030, 2050 gibi yıllar olduğuna dikkati çeken Başkan Akıncı, "Zaten 2021 yılındayız ve dünya tarihi için göz açıp kapayıncaya kadar geçecek olan süreler. Umarım bu konuda geç kalmayız" dedi. Bu sorunun ciddi şekilde tüm ekonomiyi, tüm alışkanlıkları, turizmden tarıma bütün sektörleri değiştirebileceğine vurgu yapan Başkan Akıncı, "Düşünebiliyor musunuz Antalya'da sıcaklığın 45- 50 dereceyi bulduğu bir dönem, turizmin bitmesi demektir. Beraberinde getirdiği susuzlukla tarım yapılamaz veya alışılmış tarımın ve iş kollarının değişmesi demektir. Dolayısıyla bunun ciddiyetini hemen anlayıp, acil önlemler alınması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
ANTALYA SULAR ALTINDA KALABİLİR
'İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Çevre' konusunda sunum yapan ANSİAD İklim Değişikliği ve Çevre Çalışma Masası Başkanı Çevre Mühendisi Cem Arüv, tahminlere göre dünyada ortalama sıcaklığın 1.7 ile 4.7 derece artması ve Akdeniz'in 80 santimetre yükselmesi durumunda, Antalya'da Serik- Abdurrahmanlar ve Belek ile Konyaaltı-Arapsuyu bölgelerinin sular altıda kalacağını kaydetti. Cem Arüv, dünyanın ortalama sıcaklığı 14 derece iken, 1989'dan 2000 yılına kadarki ölçümlerde 1.1 derece arttığı ve tahminlere göre 2100 yılında 1.7 ile 4.7 derece arasında daha artmasının öngörüldüğünü açıkladı. Arüv, bu durumun sel, hortum gibi doğal afetlerin arttığı, kuraklığa sebep olduğu gibi hayatın her alanında çok ciddi olumsuz sonuçlar doğurduğunu bildirdi.
KURAKLIK VE GÖÇ SORUNU
İkinci olarak ise kuraklığa vurgu yapan Cem Arüv, "Su sorunundan bahsettik. Su buharlaştığında toprak ölür, su olmayan ortamda mikro organizmalar yaşayamaz. Tarımsal faaliyetlerin tamamının da durması gerekir. Turizm tesislerinin önemli bir kısmı kış aylarında faaliyetlerini gösterebilir. Çünkü temmuz, ağustos ayları artık Antalya'da yaşanabilecek bir sıcaklıktan söz edemeyiz" dedi. 30 yıl sonrasında artan insan nüfusuna da dikkat çeken Arüv, "En önemli sorunlarından biri de iklime dayalı göç. Antalya'da 45 ve üzeri sıcaklıktan bahsederken Suriye, Irak, Ortadoğu, Afrika'nın kuzeyi o bölgelerdeki sıcaklıkları düşünün ve insanlar nereye doğru hareket edecek? Kuzeye doğru, Türkiye çok ciddi anlamda bir köprü ülke. Buradan geçerken mutlaka duracaklar. Şu anda bile ülkemizde 10 milyona yakın göçmen var" şeklinde konuştu.