AMAN HA BİNDİĞİMİZ DALI KESMEYELİM!
Bu yıl TURİZMDE
farklı bir olacak BEKLENTİMİZ var. Cumhurbaşkanından bakanına, turizmcisinden
çaycısına, gözlemecisinden plaj işletmecisine kadar herkesin UMUTLARI yüksek.
Bu beklentiler
karşısında hem YABANCI hem de YERLİ TURİSTİN bu yıl da tercihi ANTALYA oldu.
Hele hele bir de 9 günlük Kurban Bayramı tatili işin KAYMAĞI oldu.
Yaşanan bu tablo
karşısında farklı beklentiler içinde olan sektörün YÜZÜ GÜLDÜ. Çünkü ne kadar
turist o kadar GELİR demekti. Allah herkese bereket versin.
Tabi binlerce
hatta milyonlarca tatilci AKIN AKIN gelince bunu FIRSATA dönüştürmek isteyenler
de yok değildi. Türkiye’nin dört bir köşesinden abartılı FİŞ ve FATURA
paylaşımları had safhaya ulaştı.
Hemen hemen her
gün sosyal medyada ya restorandan ya kafeden ya da plaj işletmelerinden ABSÜRT
rakamlarla dolu faturalar paylaşıldı. Ben, “Antalya’daki turizmciler böyle
yapmaz” derken dün YANILDIM.
KEMER’den bir
faturanın paylaşılması ile NEVRİM DÖNDÜ. Rakamlara baktıkça sıcak havanın
etkisine klima bile fayda etmedi. Resmen tansiyonum yükseldi, DENGEM BOZULDU.
Hoş gidip eğlenen
tatil yapan ben değilim amma kendim KAZIKLANMIŞ gibi hissettim. Muhtemelen
faturayı siz de görünce aynı hissi yaşayacaksınızdır. Ödemeyi yapanın halini
bir düşünün o zaman!
İnanın bu
memleketin en iyi TURİZMCİLERİ bile benim düşündüğümü düşünüyordur. İnsan gelen
turisti ya da 3-5 günlüğünü tatile gelen KENDİ VATANDAŞINI KAZIKLAR MI?
Olmaması lazım amma inanın kazığın en büyüğü atılıyor.
Bu böyle
yapılırken acaba, “Kendi ayağımıza sıkıyoruz. Bindiğimiz dalı kendimiz KESİYORUZ”
diye hiç düşünülmüyor mu? Hoş böyle bir düşünceleri olsa böyle olmaz bu
faturalar da ortaya çıkmazdı.
Şimdi birileri
kalkıp bana, “Yok işletme GİDERLERİMİZ yükseldi, personel maaşları arttı, girdi
fiyatı, enflasyon vs.” diye TERANE OKUMASIN. Mutlaka söylenenlerde HAKLILIK
payı var amma bir fiyat artışı bu kadar FAHİŞ olamaz, olmamalı da.
Bakın size bir
örnek vereceğim bu konuda. Kemer’de faaliyet gösteren bir plaj işletmesindeki
yüksek adisyon DUDAKLARI UÇUKLATAN cinsten. Bodrum’dakilerin yaptığından
farksız.
Ayışığı Koyu’ndaki
bir işletmede kesilen bu adisyon 7 BİN 142 TL. Kazık mı desem adisyon mu desem
bilemedim; 1.5 litrelik bir SU için bile 74 TL ücret alındığı yazıyor. Su bu
yahu!
Yahu bu millet
veya elin ecnebisi yani misafirlerimiz “YOLUNACAK KAZ MI?”. Yapmayın, etmeyin.
Burası birkaç aylığına değil yılın 12 ayı turizmle yatıp kalkan bir şehir. Ne kadar
HAKLI olsanız bile böyle faturaların İZAHI olmaz.
Çok ayıp. Kimsenin
DİNLENMEK için gelen insanlara böyle davranmaya hakkı yok. İlgili kurumlar bu
tür işletmeleri tespit ederek gereğini derhal yapmalı. Hatta STK’lardan bir KOMİSYON
kurularak sezon boyunca DENETİMLER yapılmalı.
Bir sözümde
turizmcilere; “Sizin göreviniz, ayrım yapmadan herkese en iyi servisi güler yüzle
vermek, MAKUL OLAN ücreti almaktır. Kazıklamak demek kendi ayağımıza kurşun
sıkmak, bindiğimiz dalı kesmektir. Böyle AYRIK OTLARI da aranızdan temizleyin.”
Eğer bu tür
müesseseler ZAPTURAPT altına alınmaz ve sezon boyunca bu tür şikayetler devam
edecek olursa beklentiler boşa çıkar. Gelecek yılki beklentiler bile AKDENİZ’DE
kaybolur.
Demedi demeyin! Sakın
ha bindiğiniz dalı kesmeyin!
LAF BİTTİ SÖZ
KALMADI
Ben yazmaktan
onlar parkları BABALARININ ÇİFTLİĞİ gibi kullanmaktan bıkmadılar. Bahsettiğim
yer canım FALEZ-1 VE FALEZ-2 PARKLARI. Bıkmadan usanmadan önlem alınıncaya
kadar yazmaya
Devam edeceğim.
Bir kez daha
söylüyorum. Benim evim falan buralarda değil ama vatandaşın derdi benim derdim.
Onların derdi ile dertlenmek benim görevim. Buraları da adam etmek sanırım MURATPAŞA
BELEDİYESİ’nin görevi.
Efendim; bu
parklarla ilgili vatandaşımızın HOYRATÇA kullanımını defaten gündeme getirdim.
Muratpaşa Belediyesi’nin ilgilileri oturdukları koltuktan kalkıp durumu ve NAHOŞ
VAZİYETİ bir türlü yerinde görmedi, görmek istemedi. Aman kalkmayın hava sıcak
bir yerleriniz YANAR!
Bayram tatilinde
parklar Topçam veya Çaltıcak piknik alanını aratmadı. Piknik adına ne ararsanız
burada yaşandı. DENİZE NAZIR daire aldığını sananlar bir kez daha yanıldı bu
manzara ile!
Tatil bitti ama
dün yine aynı görüntüler yaşandı Falez-1 ve Falez-2 parklarında. Karşısındaki
apartmanlarda HASTA varmış, uyuyan BEBEK varmış, YAŞLI varmış kimse umursamadan
eğlendi, eğlencenin dozunu bile kaçıranlar oldu.
Bakın burası
piknik yeri değil, gelip oturulup nefes alınacak bir park. Piknik alanı ile
park yerini ayırt edemiyorsanız o sizin sorununuz. Ancak kimseye EZİYET etme
hakkınız yok.
Şunun şurasında SEÇİME
kaç ay kaldı ki. Sayılı günler çabuk geçer. Kurt yediği ayazı unutmaz misali...
Vatandaş da bu rahatsızlığı unutmaz.