Alper Gezeravcı'nın uzayda yaptığı mikroalg deneyinden ilk sonuç alındı
Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü Doktor Öğretim Üyesi Berat Haznedaroğlu, Türkiye'nin ilk uzay görevinde gerçekleştirilen "Uzay Görevleri için Mikroalgal Yaşam Destek Üniteleri (UzMan)" deneyiyle mikroalglerin, yerçekimsiz ortamda zenginleştirilmiş karbondioksiti oksijene çevirdiğini kanıtladıklarını söyledi.
Türkiye'nin insanlı ilk uzay görevinde yapılan 13 deneyden
biri, Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü Doktor Öğretim Üyesi
Berat Haznedaroğlu'nun liderliğinde hazırlanan ve mikroalg türlerinin
karbondioksit yakalama performanslarının ve oksijen üretim kabiliyetlerinin
belirlenmesini amaçlayan "UzMAn" deneyi oldu. İlk Türk astronot Alper
Gezeravcı'nın Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki (ISS) çalışmaları sırasında
gerçekleştirdiği deneye ait örnekler, geçen hafta dünyaya ulaştı.
Boğaziçi Üniversitesinin Sarıtepe Kampüsü'nde başlayan
incelemelerde, deneyin ilk çıktılarında, alglerin yerçekimsiz ortamda, kapalı
mekanlarda bulunandan 3 ila 5 kat daha fazla karbondioksiti oksijene dönüştürme
yeteneğine sahip olduğu tespit edildi. Bu bulgu, uzaydaki kapalı ortamlarda
yaşam destek sistemlerinin geliştirilmesi ve uzun süreli uzay misyonlarında
astronotların ihtiyaç duyduğu oksijenin sağlanması açısından önem taşıyor.
Haznedaroğlu'nun yürütücüsü olduğu projede, TÜBİTAK Marmara
Araştırma Merkezi (TÜBİTAK MAM) ve İstanbul Medeniyet Üniversitesinden 8 bilim
insanı yer alırken deney düzeneğinin hazırlanmasına TÜBİTAK Uzay Enstitüsü de
destek sağladı. Deneyde ikisi kutuplardan izole edilen, biri ise hem tatlı hem
de tuzlu suda yaşayabilen 3 farklı türde mikroalg test edildi.
Deney süreci ve deneyin ilk sonuçlarına ilişkin AA
muhabirine bilgi veren Haznedaroğlu, "Alper Bey, deneyin sonuncu gününde
mikroalg türlerini özel hazırladığımız koruyucu solüsyona transfer etti ve o
halleriyle beraber korunmasını sağladı. Algler soğuk zincire alınarak dünyaya
dönüşü sağlandı, örneklerimiz Boğaziçi Üniversitesi'ne geldi." dedi.
Deney için Boğaziçi Üniversitesi İstanbul Mikroyosun Biyoteknolojileri Araştırma ve Geliştirme Birimi (İMBİYOTAB) çatısı altında, yaptıkları mikroalg reaktörlerinin bir minyatürünü oluşturduklarını ifade eden Haznedaroğlu, ilk etapta fırlatmaya 8 gün kala NASA laboratuvarlarında hazırlık aşamalarını gerçekleştirip yer çekimine maruz kalan deneyin korunmasını sağladıklarını, fırlatmaya 48 saat kala da Axiom ve SpaceX temsilcilerine deneyi teslim ettiklerini anlattı.
"DENEYDE
KULLANILAN 3 MİKROALG TÜRÜ DE DÜZGÜN PERFORMANS GÖSTERDİ"
Gezeravcı'nın Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS)
ulaşmasının ardından, deneyi Avrupa Uzay Ajansı'na (ESA) ait Columbus
modülündeki sisteme bağlayıp çalıştırdığını ifade eden Haznedaroğlu, sonrasında
yer bilgisayarıyla beraber uydu üstünden ilk verileri almaya başladıklarını
belirtti.
Yosunları biraz daha zorlamak ve daha önce yapılmamış bir
çalışmayı ortaya koyabilmek için proje paydaşlarından TÜBİTAK MAM'daki
araştırmacıların geliştirdiği bir karbondioksit zenginleştirme ünitesini de
deneye eklediklerini aktaran Haznedaroğlu, deneyin ilk sonucu hakkında şunları
söyledi:
"Biz yaklaşık milyonda 500 birim gibi bulunan
karbondioksit seviyesini daha da artırarak yaklaşık milyonda 2 bin, 2 bin 500
birime kadar çıkardık. Elde ettiğimiz verilerde bu seviyelerdeki
karbondioksitin yaklaşık 3’te 1 kadar azaldığını gözlemleyebildik.
Reaktörlerimiz toplamda 30 mililitrelik küçük reaktörlerdi ve dolu
sistemleriyle beraber oksijene çevirme performansının aslında çok olduğunu
söyleyebiliriz. UzMan deneyiyle beraber hava iyileştirmede yosunlarımızı kullanabileceğimizi
kanıtlamış olduk."
Haznedaroğlu, "Yeterli ölçeklendirildiğinde orta boy
bir mikroalg reaktörü aslında 3 mürettebatın 1 günde tükettiği karbondioksitin
tamamını oksijene çevirebilecek potansiyele sahip, çalışmalarımız bunu
gösteriyor" diye konuştu.
Uzaya gönderdikleri 3 mikroalg türünün de düzgün performans
gösterdiğinin altını çizen Haznedaroğlu, bunları bir sonraki görevlerde
kullanabilecekleri alg türleri arasına aldıklarını kaydetti.
"FONKSİYONEL
GIDA ÜRETİMİ İÇİN DE ALGLER KULLANILABİLİR"
Şu an uzay istasyonundaki karbondioksiti oksijene çeviren
sistemlerin fiziksel ve mekanik sistemler olduğunu bildiren Haznedaroğlu,
"Eğer bunlar bozulursa, Ay, Mars görevi gibi kolonileşme, üs kurma gibi
durumlar oluştuğunda, Dünya'dan bir kargonun ulaştırılması en az altı ay ya da
bir yıla kadar sürecek. Mekanik bir sistemin bozulması böyle bir durumda
oradaki mürettebatın hayatını tehlikeye atabilir. O yüzden yosunların kendi
kendine büyüyebilen, yenilenebilir sistemler olmaları önemli bir kazanç. UzMAn
deneyiyle beraber hava iyileştirmede yosunlarımızı kullanabileceğimizi kanıtlamış
olduk." şeklinde konuştu.
UzMAn deneyiyle aslında birden fazla amaçları olduğuna
değinen Haznedaroğlu, antioksidanları, Omega-3'leri, vitaminleri olan,
bağışıklık sistemini kuvvetlendiren ve astronotların oradaki enerji ihtiyacını
sağlayabilecek fonksiyonel gıda üretimi için de alglerin kullanılabileceğini
ortaya koyduklarını kaydetti.
Haznedaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Deneyin ikinci aşamasında, algleri metabolik olarak
incelemiş olacağız ve en fazla hangi fonksiyonel gıda ürünlerinin elde
edilebileceğini anlamış olacağız. Ayrıca hangi mekanizmaların, oksijene
çevirmede, onlara daha fazla katkısı olduğunu bilimsel olarak ortaya koymuş
olacağız. İnsanların ihtiyaçları tamamen aynı. Enerji, gıda ihtiyaçları var.
Uzayda diğer deneyler için yetiştirilen bitkilerin gübre ihtiyacı var. Bir
hayvanın ihtiyacı olduğunda, onlara yem olarak kullanılabiliyor. Yarın değerli
metallerin kazanılması, hidrojen üretimi gibi de çok farklı ticari uygulamalar
için kullanılabileceğimize dair önemli veri elde etmiş olduk."
AA