ADAYI BEKLERKEN…

Herkes altılı masanın adayını beklerken Akşener masayı devirdi. “Ben demiştim” demek istemem, ama. Ben demiştim. Meral Hanım yükselen egosuyla kendisini altılı masanın üzerinde görmeye başlayınca olanlar oldu. Meral Hanım’ın huyudur. Güçlendiğini hissettiği anda tüm köprüleri yıkar. Kendisini çok eskiden beri yakından takip ederim. Geçmişine bakıldığında son dakika gemileri yakmasıyla meşhurdur. Son MHP’den kopuşu daha dün gibi zihnimizde. Türk milletinin balık hafızalı olduğunu düşünenler büyük bir yanılgı içindedirler. Bu millet yapılanları bir kenara not eder ve zamanı geldiğinde cevabını verir. Aslına bakarsanız Meral Akşener masayı devirerek hayatının en büyük riskini aldı. Her ne kadar “Masadan ben kalkmadım beni masadan ittiler” dese de buna kimse inanmadı.

Seçimler 14 Mayıs’ta olacaksa, ki öyle olacak görünüyor. Meral Akşener 25 Mart ‘a kadar adayını YSK’ya vermek zorunda. Bence Akşener kendi adaylığını açıklamaya hazırlanıyor. Akşener’in zaten kendi dışında popüler bir aday bulma şansı oldukça düşük. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı göreve çağırdı ama belediye başkanları Akşener’in bu çağrısına hayır dediler. Bu kadar kısa sürede yeni bir aday bulamayacağına göre bence kendisi aday olacak. Ama rahmetli Süleyman Demirel’in söylediği gibi “siyasette 24 saat çok uzun bir süre.” Belediye başkanlarından biri yarın sözünden dönüp İYİ Partinin adayı olduğunu açıklayabilir. Ama görünen o ki Meral Akşener hayatının kumarını oynuyor. Bundan önceki seçimlerde Erdoğan karşısında hezimete uğrayan Akşener bu sefer 2’nci tura bile kalamazsa siyasi hayatı biter.

Meral Akşener bu süreci en az hasar ile atlatabilmek için mağduru oynamak istiyor. Necip Türk milletinin duygularıyla oynuyor. Yakın zamanda” 5 erkek lider beni kadın olduğum için istemedi. Ben tüm kadınların hakkı için buradayım” bile diyebilir.

Aslında Meral Akşener CHP’yi dağıtabilmek için masadan kalkma hamlesini yaptı. Kılçdaroğlu2nun adaylığını kabul etmedi ama CHP’li belediye başkanlarını yanına alıp CHP’yi bölmeye çalıştı. Fakat Akşener’in bu hamlesi geri tepti. Masa şimdilik beşli. Ama o da değişebilir. HDP, Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyor. Belki onlar da bundan sonra resmi ortak olarak masaya oturabilir.

KOYUN CAN DERDİNDE

Muhalefet kendi derdine düştü “Asrın Felaketini” unuttu. Daha depremin yaraları sarılmadan tüm dikkatlerini seçimlere verdiler. Muhalefet yangından mal kaçırır gibi gündemi değiştirip seçim gündemine girdi. Ancak Devlet deprem bölgesinde yaraları sarmaya tüm gücüyle devam ediyor. Depremin olduğu günden beri bölgede çalışmaları bizzat yürüten Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum,  Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli”nin ilk toplantısına katılmak için İstanbul’a geldi. Ben de toplantıyı yakından takip ettim Toplantı esnasında Kurum, bölgenin yaralarını sarıp, vatandaşları güvenli konutlara yerleştirinceye kadar bölgeden ayrılmayacaklarını ifade ederek, “Yaşadığımız iki depremin ardından artçı depremlerle birlikte Sayın Cumhurbaşkanımızın AFAD Başkanlığı’mızdaki koordinasyonu ilgili bakan arkadaşlarımızla birlikte süreci an be an sahadan takip ettiler. İlk andan itibaren devletimiz bütün imkânları ile 11 ilimizde gerek arama-kurtarma çalışmalarını, toplamda 26 bin enkaz, 26 bin binadan bahsediyoruz. Bu çerçevede 35 bin 250 arama-kurtarma personeli, AFAD’ımızın koordinasyonunda tüm illerimizde eş zamanlı her saat, her dakika üstüne koya koya artırarak giden arkadaşlarımız uyumadan, yemeden, içmeden vatandaşımızın yaralarını sarmak için mücadele verdiler. Bu çerçevede Valilerimiz, Kaymakamlarımız, ilgili Bakan arkadaşlarımız ve tüm ekiplerimizle birlikte 271 bin personelimiz sahadaydı. Bugüne kadar 624 bin vatandaşımız tahliye edildi ve 18 bin iş makinesi, de şu an fiilen alanda hizmet vermektedir. Bugüne kadar 360 bin çadır kurularak 1 milyon 440 bin vatandaşımızın barınması sağlanmıştır”

Neymiş efendim Devlet tüm gücüyle depremzedelere destek olabilmek için bölgede çalışıyormuş. Peki, muhalefet ne yapıyor. Onlar ise seçim derdine düşmüş vatandaşı unutmuşlar.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

Akşener’in masayı dağıtmasından sonra en az 20 bin partili İYİ Parti’den istifa ettiği söyleniyor. Bu da tüm üyelerin yüzde 2.5’ine denk geliyor. Yani hiç de azımsanacak bir oran değil.