AÇTIRMA KUTUYU SÖYLETME KÖTÜYÜ
Seçime şunun
şurasında iki hafta kadar bir süre kaldı. Adaylar projelerini ve neler
yapacaklarını anlatmanın telaşındaki iken destekçileri de farklı yöntemleri
deniyor.
Bir bakıma
SİYASETTE BİZANS OYUNLARI devreye sokuluyor. Aslı astarı olmayan iddialar ile
ortalık birbirine katılmak isteniyor. Dertleri ise bu karışıklıktan nemalanmak.
Bir insan durup
dururken karşısındaki iftiralarla kızdırma cihetine gidiyorsa mutlak bunun
karşılığı olacaktır. Yazımın başlığındaki ‘AÇTIRMA KUTUYU SÖYLETME KÖTÜYÜ’
meselesi gibi.
Karşındakini
kızdırarak sizinle ilgili kötü şeyleri ortaya dökmesi, sizin için kötü sözler söylenmesi
sonucu durum işte böyle oluyor. Kutu açılırsa içinden çıkacaklardan sen de
nasibini alırsın.
Geçen hafta uzun
yıllar mesai arkadaşlığı yaptığım Teslime Tosun, doğup büyüdüğü Döşemealtı’nda
yaşanan BİZANS OYUNLARINI kaleme almış. Okuyunca kanım dondu.
Onun yazısından alıntı yaparak tane tane anlatmaya çalışacağım neler olup bittiğini Döşemealtı’nda. İlçeyi dizayn etmeye çalışan eski bir siyasi mevtanın ayak oyunlarını.
Teslime’nin
tabiri, “Gerginliği başlatan ve körükleyen milleti karpuz gibi yarmaya
çalışanların başını ise 10 yıl önce başkanlığı Turgay Genç’e kaptıran AK Partili
eski belediye başkanı Nurettin Tursun çekiyor!”
Peki, kim bu
Tursun? AK Partiliydi ve belediye başkanı seçildi. Ancak beceriksizliği ortaya
çıkınca ikinci dönem için aday gösterilmedi. FIRILDAKLIK yapıp CHP’ye geçti
buradan tekrar belediye başkanı seçildi.
Tursun gibi
FIRILDAKLARIN her esintiye göre RÜZGAR GÜLÜ oldukları göz ardı edildi. Bir gecede bu kez de CHP’yi satışa getirip 6
ay gibi kısa süre içinde tekrar AK Parti’ye döndü.
Hani hepinizin
bildiği gibi bazı malzemeler vardır ‘KULLAN AT’ türü. Tıpkı Nurettin Tursun
gibi…O da AK Parti tarafından kullanılıp SİYASET ÇÖPLÜĞÜNE atıldı.
Yerine 2019’da Emre Afacan aday gösterildi. Ancak o da Turgay Genç’e karşı kaybedince ikinci bir FIRILDAK da o oldu ve İYİ Parti’ye geçti.
Lafın kısası
Döşemealtı’nda OMURGALI, DİK DURUŞLU bir siyasetçi bulmak zor mu zor. Hep
zikzak çizen Tursun gibilerle dolu. Şöyle ki; Tursun daha düne kadar AK
Parti’den Aday Adayı olan iş insanı Cihan Bulut’un en büyük destekçisiydi.
Bulut aday
gösterilmeyince RÜZGAR GÜLÜ’nün yönü CHP’ye doğru döndü. Nurettin Tursun şimdi
de AK Parti’den hiç istemediği BEKİR KIVRIM aday gösterilince, kardeşi Süleyman
Tursun’u CHP’den 1’inci sıra meclis üyesi adayı gösterdi.
Yani tek hedefi
olan AK Parti’ye seçimi kaybettirmek için her türlü BİZANS OYUNUNU oynayacak
aklı sıra. Tursun’un ciğerini bilen hemşehrisi Teslime Tosun, “Geçenlerde bir
belediye başkan adayını telefonla arayıp, ilçenin ileri gelenlerinden ve Bekir
Kıvrım’a destek verdiğini düşündüğü iş insanı R.K ile ilgili olarak ‘Bekir
Kıvrım ve ekibi R.K.’ye 20 milyon vermiş. R.K zaten batmış. Bu paraya ihtiyacı
var. Bunu gazetecilere haber yaptır, patlat dediği iddia edildi” diye yazmış.
Diyelim ki R.K.
veya başka birinin elinden tutmak için maddi destek verdi. Ki böyle bir şey
yokmuş ve varsa bile bundan kime ne? Yardım illegal mi, yasak mı? Hele şu
mübarek Ramazan ayında.
Senin de maddi
durumun iyi. Zorda olan bir hemşehrinin elinden tutsan iyi olmaz mı? Ama derdin
başka. Tek emelin amacın AK Parti kaybetsin de ne olursa olsun.
Yahu bu Bekir
Kıvrım, seçim çalışmasına ilk seni ziyaret ederek başladı. Böyle nezaketli bir
davranışa karşı senin yaptığın hakikaten BİZANS OYUNUNDAN başka bir şey değil.
Şimdi birileri de
çıkıp, “Ya senin ticari işlerin için desteklediğin kişi aday gösterilmeyince
böyle iftiralar atıyorsun, utanmıyor musun” derse ne diyeceksin?
Yaptığın çok ayıp.
Seçim bittikten sonra iftira attığın insanların yüzüne nasıl bakacaksın. Ha
şayet böyle bir şey yok diyorsan da çık açıkla. Aksi halde o KUTU AÇILIRSA
zararlı sen çıkarsın.
---------------------
BÜYÜK BİR KAYIP
Hani bir laf
vardır “Sakınan göze çöp batar” diye. Bizimkisi de öyle oldu. Bir kız kardeşim
olmadığı için benden büyük kadınları hep abla olarak gördüm. Antalya’daki
yaşamımda 2 ablam olmuştu: Biri Gülen biri de Filiz ablam…
Çalışmalarına hep
destek verdiğim Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Antalya Şube Başkanı Gülen
Alkan’ı (GÜLEN ABLA) 2005 yılında trafik terörüne kurban verdik. Günlerce
kendime gelememiştim.
Dün buna benzer bir haberle yine sarsıldım. 2000 yılında kalp krizi geçirdiğimde beni gece yarısı yoğun bakıma aldırarak hayatta tutunmamı sağlayan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden emekli Prof. Dr. Filiz Ersel (FİLİZ ABLA) hayatını kaybetti.
Önceki gün 2.5
aydır yakalandığı enfeksiyona yenik düşmüş ve yaşama veda etmiş.
Dün abla gibi sevdiğim “FİLİZ ABLA”nın vefatı ile bir kez daha yıkıldım.
Kimi sevdiysek, kim çok iyi insansa, kim iyilik meleği ise hep erken bu dünyadan göçüyor. Kader bu olsa gerek. Gülen Alkan bu şehrin eğitimi için canını dişine takan biriydi. Prof. Dr. Filiz Ersel Tüzüner de onun gibi kadının eğitimi için AKİDE’yi kurup elini taşın altına koyan, bu ülkeye onlarca doktor yetiştiren bir iyilik meleğiydi.
Artık ikisi de
yok. Yerlerinin doldurulabilmesi imkânsız. Gülen ablayı bir kez daha anarken
Filiz ablama da Allah’tan rahmet, sevenlerine başsağlığı diliyorum.