ABRAMOVİÇ’İN YATI DATÇA AÇIKLARINA GELDİ
İngiliz hükümetinin el koyduğu, dünya devi Chelsea Futbol Kulübü'nün sahibi, Rus iş insanı Roman Abramoviç'in 'My Solaris' isimli yatı, Muğla'nın Datça ilçesi açıklarına geldi.
Rusya lideri Vladimir Putin’e yakın olduğu gerekçesiyle geçen haftalarda yaptırım uygulanan ve geçen haftanın başında özel jeti İsrail’den İstanbul’a oradan da Moskova’ya ulaşan Rus oligark Roman Abramoviç’in bir süredir açık denizlerde ilerleyen lüks yatı Solaris ile ilgili dikkat çekici bir veri yayınlandı.
Rus milyarder Roman Abramoviç'in Almanya'da tersanede inşa edilen, Bermuda Adaları bayraklı, 430 milyon sterlinlik yatı 'My Solaris', saat 11.00 sıralarında Datça'nın Fener Adası açıklarına geldi. Karadağ'ın Tivat Limanı'ndan hareket eden, 139 metre boyunda ve 26 metre enindeki 11 bin 247 grostonluk yatın rotasının Bodrum olduğu öğrenildi. Helikopter iniş yeri, yüzme havuzu, 48 kabin ve 8 güvertenin bulunduğu yatta; İngiliz hükümetinin el koyduğu, dünya devi Chelsea'nin sahibi Abramoviç'in bulunup bulunmadığının bilinmediği öğrenildi.
İngiliz haber ajansı Reuters, uydu takip platformları üzerinden 140 metrelik lüks yatın Türkiye’nin güneybatı açıklarında görüntülendiğini aktardı.
Avrupa Birliği sularından uzaklaşan Solaris, 8 Mart’ta İspanya’nın Barcelona kentinde tadilat geçiriyordu. Rus oligarklara yaptırımların baskı yaratmasıyla birlikte Solaris demir almış ve yaptırımlardan kurtulmaya çalışmıştı. 13 Mart’ta Karadağ’ın Tivat kenti açıklarında görüntülenen Solaris daha sonra Girit açıklarından geçerek Türkiye karasularına yaklaştı.
Reuters haber ajansı, lüks geminin Datça açıklarında olduğunu duyurdu. Almanya’da üretilen lüks gemi geçen yıl kullanılmaya başlanmıştı. Forbes, SuperYacht Times gibi medya kuruluşları geminin Abramoviç’le bağlantılı olduğunu öne sürmüştü.
İngiliz Daily Mail gazetesi geçen hafta Abramoviç’e ait olan iki geminin değerinin 1 milyar dolar değerinde olduğunu yazdı.
Abramoviç’in Eclipse isimli bir diğer lüks yatı da geçen haftalarda Karayipler’deki St. Martin’den demir aldı. Yaptırımların artmasından endişe eden Abramoviç'in gemisini teknik ve fiilen AB'nin üyesi olan St. Martin'den kaçırdığı görülüyor. Eğer Abramoviç erken davranıp yaptırım kararı sonrasında gemiyi St. Martin limanında bıraksaydı, gemiye el konacaktı.