Erdoğan: Biz biti demeden hiçbir şey bitmez
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şunu herkes görsün ve bilsin, biz bitti demeden hiçbir şey bitmez. Biz bu ülkenin en dinamik partisiyiz, heyecanımız ilk günkü gibi dipdiri. Dimdik ayaktayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Şunu herkes görsün ve bilsin, biz bitti demeden hiçbir şey bitmez. Biz bu ülkenin en dinamik partisiyiz, heyecanımız ilk günkü gibi dipdiri. Dimdik ayaktayız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan, partisinin TBMM Grup toplantısında konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan
başlıklar:
Grup toplantımızın, ülkemiz, milletimiz, demokrasimiz ve
partimiz için hayırlara vesile olmasını Allah'tan diliyorum. Bereket, rahmet,
mağfiret ayı olan Ramazan-ı Şerif'i ve bayramı milletçe hep birlikte huzur
içinde idrak ettik. Sözlerime başlarken milletimin, İslam aleminin ve tüm
insanlığın geride bıraktığımız Ramazan Bayramı'nı bir kez daha tebrik ediyorum.
Bayramın bereketini aileleri, komşuları ve dostlarıyla
paylaşarak bu mübarek günleri ihya eden tüm kardeşlerimizden Allah razı olsun
diyorum. Biz de bayram boyunca 18 ayrı devlet, hükümet başkanıyla görüşerek hem
milletimiz adına onların bayramlarını tebrik ettik hem de Gazze başta olmak
üzere gündemimizdeki meseleleri ele aldık. Rabbimden millet olarak hepimizi
hayırla, sağlıkla huzurla, esenlikle daha nice bayramlara ulaştırmasını niyaz
ediyorum.
"KÖŞESİNDE
VATANDAŞLARIMIZ SANDIĞA GİDEREK İRADELERİNİ ÖZGÜRCE ORTAYA KOYDU"
Biliyorsunuz bayramdan önce 31 Mart Pazar günü bir demokrasi
bayramı olan Mahalli İdareler Seçimleri'ni gerçekleştirdik. Seçimlerin ülkemiz
genelinde huzur ve sükunetle icra edilmesinden duyduğum memnuniyeti burada
öncelikle ifade etmek istiyorum. Aldığımız güvenlik tedbirleri sayesinde birkaç
müessif hadise dışında hamd olsun seçimde herhangi bir asayiş sorunu yaşanmadı.
Doğudan batıya, güneyden kuzeye, yurdumuzun dört bir köşesinde vatandaşlarımız
sandığa giderek iradelerini özgürce ortaya koydu. Bölücü örgüt yandaşlarının
seçmeni baskı altına almaya yönelik faşizan teşebbüsleri de amacına ulaşamadı.
Rekabet seviyesi yüksek bir kampanya döneminden sonra seçim günü milletimizin
sergilediği demokratik olgunluk gerçekten takdire şayandır.
"DEMOKRASİMİZİN
BİR SANDIK SINAVINDAN BAŞARIYLA ÇIKMASINI SAĞLADIK"
Ülkemiz aleyhine yürütülen onca kampanyaya rağmen
demokrasimizin bir sandık sınavından başarıyla çıkmasını sağladık. 85 milyon
olarak birlikte var olduğumuzu, hep birlikte Türkiye olduğumuzu tüm dünyaya
yeniden gösterdik. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nin ülkemize, milletimize
ve şehirlerimize bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum. Seçimlerin
demokrasimize yakışır şekilde gerçekleştirilmesini teminen seçim kurullarımıza,
kolluk kuvvetlerimize, sağlık personelimize ve sandık görevlilerine buradan
teşekkürlerimi iletiyorum.
Hiç şüphesiz burada en büyük takdiri yol ve dava
arkadaşlarım hak ediyor. AK Parti teşkilatları hem kampanya dönemi boyunca hem
de sandık günü olağanüstü bir fedakarlıkla çalıştı, mücadele etti, emek verdi.
Teşkilat mensuplarımız ramazan ayında iftar programlarıyla, ev ve esnaf
buluşmalarıyla, çarşı pazar ziyaretleriyle, sokak sokak, mahalle mahalle, köy
köy dolaşarak halkımızla birlikte oldular. 31 Mart seçim sürecinde ulaşılmadık
hiç kimseyi bırakmama şiarıyla gece gündüz koşturan genel merkez birimlerimize,
kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza, il, ilçe, belde teşkilatlarımıza,
belediye başkan adaylarımıza ve aday adaylarımıza, mahalle ve köy
temsilcilerimize, sandıklara titizlikle sahip çıkan müşahitlerimize, partimize,
davamıza ve mücadelemize güçlü destek veren her bir kardeşime buradan en kalbi
şükranlarımı sunuyorum.
"SAYIN DEVLET
BAHÇELİ'YE VE ÜLKÜCÜ KARDEŞLERİMİZE DE TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Rabbime şahsıma böyle vefalı, böyle gayretli ve samimi yol
arkadaşları bahşettiği için bir kez daha hamd ediyorum. AK Parti
teşkilatlarıyla birlikte 15 Temmuz gecesi FETÖ'cü alçaklara karşı meydanlarda
kurduğumuz Cumhur İttifakı da son seçimlerden alnının akıyla çıkmıştır.
İttifakımızın, devletimizin güvenliği, milletimizin birliği ve demokrasimizin
geleceği için ne kadar önemli olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Buradan Cumhur
İttifakı olarak birlikte hareket ettiğimiz, omuz omuza beraber mücadele
verdiğimiz MHP'nin genel başkanı sayın Devlet Bahçeli'ye ve ülkücü kardeşlerimize
de teşekkür ediyorum.
"İTTİFAKIMIZ
TÜRKİYE'NİN BEKASININ TEMİNATI OLMAYI SÜRDÜRECEKTİR"
Bir sandık sınavını daha başarıyla veren ittifakımız
Türkiye'nin bekasının teminatı olmayı sürdürecektir. Bizim siyasetimizin temel
vasfı, demokrasinin mihenk taşı olan sandığın itibarının korunması ve
güçlendirilmesidir. Sonuçlardan azade olarak sandığın gücüne güç katan her
seçim, Türkiye ve Türk milleti için tarihi bir kazanım demektir. Ülkemiz son 21
yıldır maruz kaldığı tüm vesayet girişimlerinin üstesinden bu anlayışla hareket
ettiği için gelebilmiştir. Sandıktan çıkan takdir hangi yönde olursa olsun saygındır,
makbuldür, başımızın üstünde yeri vardır. Siyasetçinin milletin iradesini
küçümseme, yok sayma, görmezden gelme hakkı yoktur ve olamaz. Bize oy versin
veya vermesin sandığa giderek iradesini ortaya koyan tüm vatandaşlarımıza
müteşekkiriz, minnettarız.
Milletimizin takdiri ile göreve gelen belediye başkanlarını
da ayrıca tebrik ediyor, kendilerine şehirlerimize hizmet yolunda başarılar
diliyorum. İktidar olarak milletimizin hayrına yaptıkları işlerde bugüne kadar
olduğu gibi belediye başkanlarımıza destek olmaya devam edeceğiz.
"ŞİMDİDEN BU
SEÇİMLERE HAZIRLANACAĞIZ"
YSK'nın kesin sonuçları açıklamasının ardından 31 Mart
Mahalli İdareler seçim maratonu tamamlanacaktır. YSK, şimdiye kadar 3 ilçe ve 4
belde olmak üzere 7 yerde seçimlerin yenilenmesine karar vermiştir. İnşallah bu
yerleşim yerlerinden vatandaşlarımız 2 Haziran Pazar günü bir kez daha sandık
başına gidecek, tercihlerini yapacaklardır. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak
şimdiden bu seçimlere hazırlanacağız.
"SON 20 YILDAKİ
EN DÜŞÜK KATILIMLI YEREL SEÇİM"
31 Mart seçim sonuçları birçok zaviyeden kapsamlı
değerlendirmeyi hak ediyor. Bu seçimlerin ilk göze çarpan özelliği katılım
seviyesinin maalesef düşüklüğüdür. Yüzde 78 katılım oranıyla 31 Mart seçimleri,
son 20 yıldaki en düşük katılımlı yerel seçim olarak kayıtlara geçmiştir. Bunun
sebepleri üzerinde hassasiyetle duruyoruz ve duracağız. 2019 yerel seçimlerine
kıyasla yaklaşık 7 puanlık gerilemenin üzerinde diğer siyasi partilerin de
durması gerektiğine inanıyoruz. Geçersiz oylar da eklendiğinde yaklaşık 16
milyon seçmenin iradesi sandığa yansımamıştır. Katılım oranının düşüklüğü
partimizin oylarını da olumsuz etkilemiştir. Henüz 10 ay önce yapılan
seçimlerde bize ve ittifakımıza büyük teveccüh gösteren yüzde 52,2 ile bizlere
güçlü destek veren insanlarımızın önemli bir kısmının sandığa gitmekten imtina
ettiğini görüyoruz. Bunun altında yatan nedenleri de en ince detaylarına kadar
analiz ediyoruz.
"CUMHUR İTTİFAKI
TOPLAM 756 BELEDİYEYİ YÖNETME SORUMLULUĞU ÜSTLENMİŞTİR"
31 Mart seçimleri yüzde 40,5 oy oranıyla Cumhur İttifakı'nın
üstünlüğüyle sonuçlanmıştır. Bu seçimlerde milletimiz 12 büyükşehir, 12 il, 346
ilçe ve 169 belde olmak üzere toplam 539 belediyenin emanetini AK Parti'ye
vermiştir. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP de 8 il, 113 ilçe ve 96 belde
belediyesi kazanmıştır. Böylece Cumhur İttifakı 12'si büyükşehir, 20'si il,
459'u ilçe, 265'i belde olmak üzere toplam 756 belediyeyi yönetme sorumluluğunu
üstlenmiştir. Türkiye'deki 1400 belediyenin yarıdan fazlası, yüzde 54,3'ü önümüzdeki
5 yıl süresince Cumhur İttifakı tarafından yönetilecektir. Buradan bir kez daha
Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonunu tercih eden tüm kardeşlerime
şükranlarımı sunuyorum.
"HATAY'IMIZA VE
HATAYLI VATANDAŞLARIMA ÖZELLİKLE TEŞEKKÜR EDİYORUM"
Tabii burada Hatay'a özel bir parantez açmak durumundayım.
Biliyorsunuz Hatay, 6 Şubat depremlerinden beri en çok örselenen, sürekli
siyasi tartışmalara meze edilen şehrimiz oldu. Hatay'la aramızı bozmak için çok
uğraştılar, pek çok iftira attılar. Hatay üzerinden sosyal fay hatlarımızla
oynamaya kalktılar. 31 Mart seçimleriyle Hatay, kendi üzerinden oynanan bu
kirli senaryolara karşı tavrını çok net bir şekilde ortaya koymuştur. Cumhur
İttifakı'na ve AK Parti'ye duydukları güven dolayısıyla Hatay'ımıza ve Hataylı
vatandaşlarıma özellikle teşekkür ediyorum. Ancak ana muhalefet partisinin
Hatay'ın iradesini gasp etme girişimleri son dakikaya kadar devam etmiştir.
YSK'nın baskı altına alınması dahil her yol denenmiş, ölülere oy
kullandırıldığı gibi akla ziyan pek çok yalan söylenmiştir. CHP'nin milli irade
hazımsızlığı ayyuka çıksa da YSK, bu hezeyanlara karşı son noktayı koymuştur.
"ŞEHİRLERİMİZE
LAYIK OLABİLMEK İÇİN HER ZAMANKİNDEN DAHA FAZLA ÇALIŞACAĞIZ"
Önümüzdeki dönemde şehrimizi ziyaret ederek Hataylı
kardeşlerimize teşekkürlerimizi bizzat ifade edeceğiz. Bunun yanında bize
güvenen diğer şehirlerimize layık olabilmek için her zamankinden daha fazla
çalışacağız. Elini vicdanına koyan herkesin kabul edeceği gerçek şudur: AK
Parti olarak 21 yıllık iktidarlarımız boyunca yatırım yaparken, eser üretirken,
insanımızın yaşadığı yerlere hizmet götürürken bugüne kadar seçim sonuçlarını
önümüze almadık, almayız. İnşallah bundan sonra da farkımızı yine
eserlerimizle, icraatlarımızla, hayata geçirdiğimiz projelerimizle
göstereceğiz. Özellikle depremzede şehirlerimizin süratle, yeniden ayağa
kaldırılması gündemimizin ilk sırasında yer almayı sürdürecektir.
"SANDIK GÜNÜ
SİYASETÇİNİN VE SİYASİ PARTİLERİN KARNE GÜNÜDÜR"
Milletimiz bize sadece şehirlerini yönetme değil, aynı
zamanda pek çok yerde kendi adına başkalarını denetleme görevi de tevdi
etmiştir. Belediyelerimizin belediye meclislerinde bize denetim yetkisi verdiği
illerde bu görevimizi en güzel şekilde yerine getireceğiz. Şehirlerimizin
kaynaklarının terör örgütlerine, reklam ajanslarına, tufeylilere değil, orada
yaşayan insanlarımıza harcanmasını temin için gereken her şeyi yapacağız.
Bölücü terör örgütünün şehirlerimize ve vatandaşlarımıza
tekrar musallat olmasına kesinlikle fırsat vermeyeceğiz. Değerli milletvekili
arkadaşlarım, sandık günü siyasetçinin ve siyasi partilerin karne günüdür. 31
Mart tarihinde milletimiz tüm siyasi partilerin mahalli idarelerdeki son 5
yıllık karnesini kendilerine takdim etmiştir. Seçim sonuçlarından herkes
kendisine göre dersler çıkaracak, elbette kendi iç muhasebesini yapacaktır.
"BİRİLERİ
KENDİNCE TÜRKİYE'DE İKİLİ BİR YAPI İHDAS ETMEYE ÇALIŞIYOR"
Sonuçlara bakarak bunun bir yerel seçim olduğunu unutup
şımaranlar, pervasızlaşanlar, hatta farklı heveslere kapılanlar olduğunu
görüyoruz. Adeta bir genel seçim havasına girmek suretiyle sanki ülkeyi
yöneteceklerini zanneden zavallılar. Birileri kendilerince yerel iktidar,
merkezi iktidar diye Türkiye'de ikili bir yapı ihdas etmeye çalışıyor. Bu tarz
söylemler, demlendikleri ittifak ortaklarına diyet borcu ödeme hamleleri
değilse, tam bir hayalden ibarettir. 81 ilimizde tek bir iktidar vardır. O da
14-28 Mayıs seçimleriyle milletin ülkeyi yönetme vazifesi verdiği Cumhurbaşkanı
ve kabinesidir.
Dün 16'ncı toplantısını yaptığımız kabinemiz de görevinin
başındadır. Sapla samanı karıştırmaya çalışanları daha fazla vakit kaybetmeden
bu gerçekle yüzleşmeye davet ediyorum. Siyasetin ve ülkenin gündeminin içi boş
tartışmalarla meşgul edilmesini doğru bulmuyoruz. Biz Türkiye'ye ve milletimize
daha iyi hizmet edebilmek adına ne yapılması gerekiyorsa onu yapmanın
derdindeyiz. Burada şu hususun altını çizmek isterim. Demokrasi öncelikle
halkın iradesini kabullenmek, milletin takdirine boyun eğmek, milletin tercihi
ile zıtlaşmamak demektir.
Muhalefet gibi rakamları eğip bükerek, tabiri yerindeyse
kırk dereden su getirerek analizler kasmak bize yakışmaz. Milletin sandıkta verdiği
mesajları herkesten önce bizim doğru okumamız, tüm boyutlarıyla objektif olarak
bizim değerlendirmemiz gerekiyor. Hiçbir komplekse kapılmadan bu muhasebeyi
yapmak, gerektiğinde canı pahasına bizim yanımızda duran aziz milletimize karşı
görevimizdir.
"MİLLETİMİZ
BİZDEN CESUR BİZ ÖZ ELEŞTİRİ YAPMAMIZI İSTEMİŞTİR"
Şurası tartışmasız bir gerçektir ki milletimiz bizden
kapsamlı, samimi ve cesur bir öz eleştiri yapmamızı istemiştir. Karşımızdaki
tablo nettir. AK Parti olarak biz de bu tablonun çok iyi farkındayız.
Milletimizin mesajlarını baş tacı ederken sadece bununla kalmayacak, bu
mesajların gereğini de mutlaka yerine getireceğiz.
AK Parti'nin ayırıcı vasfı kendi doğru ve yanlışlarını
analiz edebilen, kendi yaptıklarını ve yapamadıklarını doğru değerlendirebilen
bir parti olmasıdır. Milletin talepleri ve tenkitleri doğrultusunda kendi
bünyemizde gerekli değişimi gerçekleştirecek, daha da güçlenmiş, kuvvet ve
enerji toplamış bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Aslımıza, köklerimize,
iradesiyle ve desteğiyle bizi bu makamlara taşıyan aziz milletimize, bizi var
eden ilkelerimize çok daha sıkı sarılacağız. Şunun da bilinmesini isterim.
Bizim lügatimizde böbürlenme yoktur. Millete tepeden bakma, milletle arasına
duvarlar örme, mesafe koyma asla ve asla yoktur.
Her zaman söylüyorum. Biz bu milletin ta kendisiyiz. Biz,
siyaseti birilerine imtiyaz sağlamak, makam, kültür ve unvan dağıtmak için de
yapmıyoruz. Hangi konumda olursak olalım hepimiz bu makamlarda milletimize ve
Türkiye'ye aşkla hizmet etmek için bulunuyoruz. Bu konuda oluşan zafiyetleri
süratle gidermek boynumuzun borcudur. Bakılmadık, incelenmedik, üstü açılmadık
hiçbir nokta bulunmadan muhasebe ve murakabe sürecimizi neticelendireceğiz.
Bize destek olanlarla birlikte sandığa gitmeyenlerin, gidip
farklı tercihlerde bulunan vatandaşlarımızın mesajlarını en doğru şekilde
okuyacak, değerlendirecek, gelecek dönemdeki yol haritamızı belirlerken
bunlardan muhakkak istifade edeceğiz. Ama bu süreci partimizin geleneklerine,
davamızın prensiplerine uygun şekilde yürüteceğiz. Partimizin tökezlemesini
bekleyen rakiplerimizi asla sevindirmeyeceğiz. Küçük hesaplar ve küçük tuzaklar
peşinde koşanların sinsi oyunlarına gelmeyeceğiz. Başarımızı başarımız,
üzüntümüzü üzüntümüz gören dünyanın dört bir yanındaki mazlumları hayal
kırıklığına asla uğratmayacağız. Büyük bir davanın temsilcileri olduğumuzun
şuuruyla önümüzdeki dönemi yeni bir şahlanışın dönüm noktası haline
getireceğiz.
"AK PARTİ BU
ÜLKENİN UMUDU OLMAYI SÜRDÜRECEKTİR"
Kim ne derse desin AK Parti bu ülkenin, bu milletin partisi
olmayı, kendi insanımızla birlikte gönül coğrafyamızdaki yüz milyonların umudu
olmayı sürdürecektir. Allah'ın izni, aziz milletimizin takdiri ile daha nice
yıllar boyunca Türkiye için çalışmaya, eser ve hizmet üretmeye, evlatlarımızın
hayalini gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Bundan hiçbir yol ve dava
arkadaşımın, partimize gönül veren hiçbir teşkilat mensubumuzun şüphe
duymamasını istiyorum.
"BASKILAR
GÖRDÜK, ZULÜMLERE MARUZ KALDIK"
AK Parti'nin uzun ve kutlu yürüyüşünü tarif ederken büyük
ozanımız Aşık Veysel'in şu dizelerini sıkça kullandık: Uzun ince bir yoldayım,
gidiyorum gündüz gece.
Yine Türkçenin en büyük şairi Yunus Emre diyor ki: Ete kemiğe
büründüm Yunus diye göründüm.
AK Parti'yi değerlendirirken nereden geldiğini ve hangi
istikamete ilerlediğini bir an olsun aklımızdan çıkarmayacağız. Kutlu bir
hareket, uzun bir yürüyüş, sabırlı bir mücadele, 14 Ağustos 2001'de AK Parti
olarak görünmüştür. Biz nevzuhur bir hareket değiliz, biz partilerden bir parti
değiliz, biz bugünlere bir anda gelmedik. Bu hareketin, bu partinin temelinde
ismi bilinen ya da bilinmeyen yüzlerce, binlerce fedakarın, cefakarın,
kahramanın emeği var, alın teri var. Biz dikensiz bir gül bahçesinde yürümedik,
yürümüyoruz. Bu geldiğimiz noktaya düşe kalka geldik. Biz bu noktaya yenilgi
yenilgi büyüyerek geldik. Baskılar gördük, zulümlere maruz kaldık,
işkencelerden geçtik, hapislerde yattık, darbeler yedik, partilerimiz
kapatıldı, yasaklandık, kovulduk, ötelendik, haksızlığa, hukuksuzluğa,
zorbalığa uğradı. Ancak hiçbir zaman umudumuzu yitirmedik, sabrımızı
kaybetmedik, asla ve asla yılgınlığa kapılmadık.
İman varsa imkan var dedik, Allah büyüktür dedik, en hüzünlü
anlarımızda Allah'ın yardımı yakındır dedik. Her seferinde düştüğümüz yerden
doğrulduk, kalktık ve yolumuza kararlılıkla devam ettik.
"BUNLAR AK
PARTİ'NİN NASIL BİR PARTİ OLDUĞUNU ANLAMAMIŞLAR"
Şimdi bakıyorum AK Parti'nin son yerel seçimde aldığı oy
oranları üzerinden bir taraf sevinç çığlıkları atıyor, bir taraf olumsuz
karamsar bir tablo çiziyor, teşkilatlarımızın moralini bozmaya yönelik bir
kampanya yürütüyor. Şunu çok net ifade etmek isterim. Bunlar AK Parti'nin nasıl
bir parti olduğunu anlamamışlar. Bunlar, nereden nasıl geldiğimizi, nereye
yürüdüğümüzü anlamamışlar. Bu hareketin kökleri çok derinde ve ufku çok geniş
bir hareket olduğunu kavrayamamışlar. Şunu herkes görsün ve bilsin. Biz bitti
demeden hiçbir şey bitmez, bitmeyecektir. Biz bu ülkenin en dinamik partisiyiz.
Heyecanımız ilk günkü gibi dipdiri. Biz üye sayısı itibarıyla Türkiye'nin en
büyük partisiyiz. Her alanda muazzam bilgi birikimine, tecrübeye sahibiz. Biz
seçmenin mesajını okuruz, doğru okuruz, gerekeni yaparız. Arızaları düzeltir,
eksikleri giderir tekrar yola koyuluruz.
"BAŞKALARI NE
YAPARLARSA YAPSIN BİZ İŞİMİZE BAKACAĞIZ, ÖNÜMÜZE BAKACAĞIZ"
Kimse sevinmesin, kimse umutlanmasın, kimse farklı hevesler
peşinde koşmasın. Biz buradayız. Bu seçim sonuçlarını bir fırsat bilerek AK
Parti'yi yıpratmaya, AK Parti'nin dengelerini bozmaya kalkışanları da gayet iyi
biliyoruz, gayet iyi görüyoruz. Eleştiri tamam, özeleştiri tamam ama AK
Parti'yi özellikle fedakarlık abidesi olan AK Parti teşkilatını eleştiri ya da
özeleştiri maskesi altında hırpalamaya kalkışanlara da asla müsaade etmeyiz. Medyadan, sosyal medyadan, televizyon
ekranlarından AK Parti'ye ayar vermeye çalışanlara kesinlikle rıza göstermeyiz.
Milletimiz dışında hiç kimsenin yönlendirmesine ihtiyacımız yok. Partimizin
ilgili kurulları her türlü detayı değerlendiriyor. Buradan muhalefete de ekmek
çıkmaz.
AK Parti üzerinden kendilerine şahsi ikbal devşirme emelleri
olanlara da ekmek çıkmaz. Bakanlarımız, siz değerli milletvekillerimiz, bütün
teşkilatımız bugünden itibaren hep birlikte halkımızın içine gireceğiz, başımız
dik, özgüvenimiz yüksek, umudumuz tam bir biçimde milletimize hizmeti
sürdüreceğiz.
Başkaları ne yaparlarsa yapsın biz işimize bakacağız,
önümüze bakacağız, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu nasıl gerçekleştiririz buna
bakacağız. Menzile kilitlenmiş ok misali hedeflerimize odaklanacağız. Çok açık
söylüyorum bu harekette şımarıklık olmaz, bu harekette milletten, milletin
değerlerinden, milletin ahvalinden, milletin gündeminden kopma asla olmaz.
Artık seçimin de olmadığı önümüzdeki 4 yıl içinde
enflasyonla mücadelemizi inşallah zaferle sonuçlandıracağız. Geçmişte yaptık,
yine yapacağız.
"BİZİM HAYATIMIZ
FİLİSTİN DAVASIYLA ANLAM BULMUŞTUR"
Hiç kimse ne şahsımın ne bu kadronun Filistin hassasiyetini
sorgulayacak kalibrede, kapasitede değildir. Bizim hayatımız Filistin davasıyla
anlam bulmuştur. Milli Mücadele sırasında Türkiye’deki Kuvayı millîye ne ise
Hamas da işte aynen odur. Bunu söylemenin de bir bedeli olduğunun elbette
farkındayız. Tayyip Erdoğan olarak tek başıma kalsam dahi Allah ömür verdikçe
Filistin mücadelesini savunmaya, mazlum Filistin halkının sesi olmaya devam
edeceğim. Bazı yaptıklarımızı anlatamıyor olabiliriz ama Filistin
hassasiyetimizi sorgulayanlar er ya da geç rezil olacak, nasıl bir haksızlık
yaptıklarını görecekler.
Döşemealtı Belediyesi’nin CHP’li yeni Başkanı Menderes Dal’ın CHP’li Turgay Genç başkanlığındaki eski yönetiminden kalan borçları devasa pankartlarla belediye binasına asması ile başlayan tartışmaya Turgay Genç videolu yanıt verdi. Öte yandan belediye binasına asılan afişin kaldırıldığı gelen bilgiler arasında yer aldı.
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’nde Döşemealtı Belediyesi'ne CHP’den başkan seçilen Menderes Dal ve yönetimi, kendinden önceki Turgay Genç başkanlığındaki CHP'li yönetimden kalan borçların olduğu afişleri çarşaf çarşaf belediye binasına astı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e desteğini dile getirerek, “Polemik üretenler sevinmesin. Hazine ve Maliye Bakanımızın her zaman arkasındayız” dedi. Ekrem İmamoğlu’nun yabancı bir yayın organına verdiği demeçteki Hamas ifadelerine tepki gösteren Bahçeli “Siyasetin jetgilleri neredesiniz? Toprağını savunan Hamas’a terör örgütü demek Netanyahu'nun değirmenine su taşımak demektir, Gazze’ye sırt dönmektir. Her emrinize amadeyim demiştir” ifadelerini kullandı.
Akseki’de AK Parti’den Belediye Meclis üyeliğine seçilen Mehmet Ali Erdoğan ve Ayşe Küçük, belediye meclis üyeliğinden istifa etti.
TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu’nun Başkanı AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, “İliç’teki olayı ayrıntılarıyla inceleyeceğiz. Hiç kimsenin kafasında soru kalmayacak şekilde incelememizi, raporlamamızı gerçekleştireceğiz” dedi.
İYİ Parti Büyük Kurultayı’nda partinin Genel İdare Kurulu’na(GİK) Antalya’dan Ali Adnan Kaya ve yerel seçimlerde Kepez’den adaylığı düşürülen İrfan Yılmaz girdi.
İYİ Parti’nin 5. Olağanüstü Kurultay’ında genel Başkanlığa 3. tur seçimleri sonucu Müsavat Dervişoğlu seçildi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İsrail ile ticaret başta olmak üzere tüm ilişkilerimizi kestik, kesiyoruz. 54 ürün grubunda İsrail’e ihracat kısıtlaması uygulayan tek ülke yine Türkiye’dir” dedi.
Tünektepe’de yaşanan teleferik kazasının ardından tutuklanan eski ANET Genel Müdürü, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün yerine Başkan Vekili olarak Kepez Belediyesi Meclisi’nde yapılan oylama neticesinde CHP’li Meclis Üyesi Prof. Dr. Refik Emre Altekin seçildi.
Kemer CHP İlçe Başkanı Adem Barış, başkanlık görevinden ayrıldığını bildirdi.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz